AÇIK GÖRÜŞ'TE SICAK SİYASET

Kent TV ekranlarının siyasi tartışma programı Açık Görüş’ün bu haftaki konukları...

AÇIK GÖRÜŞ'TE SICAK SİYASET
Kent TV ekranlarının siyasi tartışma programı Açık Görüş’ün bu haftaki konukları 18.dönem CHP Milletvekili Musa Gökbel, Gazeteci yazarlar Ahmet Karataş ve Mustafa Gündoğ ve CHP Parti Meclisi eski üyesi Nazmiye Halvaşi oldu.

Ayhan Ongun'un hazırlayıp sunduğu programda 10 Ağustos'da yapılan ve ilk kez halkın doğrudan oy kullandığı cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları tartışılırken, program yaklaşık üç saat sürdü.

Diğer konuşmacıların aksine Nazmiye Halvaşi'nin “çatı aday formülünün ve Ekmelettin İhsanoğlu tercihinin doğru olduğunu” savunduğu programda Halvaşi, Siyasi konjektör ve ülkenin içinde bulunduğu durum göz alındığında ikinci tur kalınması halinde de Erdoğan’ın kazanma şansının daha yüksek olduğunu ifade etti. Çatı aday formülünün başarı kazanma şansının olduğunu ancak örgütlerin bu gerçekliği yeterince algılamadığı, buna karşın AKP nin başarılı bir algı yönetimi sergilediğini iddia eden Halvaşi, CHP'de bir değişim sürecinin yaşanmasının zorunlu hale geldiğini, ancak muhalif olarak ortaya çıkan ulusalcıların da en az merkez yönetimi kadar bu seçim sonuçlarından sorumlu olduklarını vurguladı.

CHP'nin politik tavrını netleştirmeye ihtiyacı olduğunu söyleyen Nazmiye Halvaşi “sosyal demokrat bir partide aynı anda hem devrimci, hem ulusalcı olunamayacağına" dikkat çekti.

Programın bir diğer konuğu olan Mustafa Gündoğ da; seçimin en başarılı adayının Selahattin Demirtaş olduğunu ifade ederek, gelecekte iktidar alternatifi bir muhalefet ve Türkiye partisi olma iddiasındaki HDP'nin amacına ulaştığını belirterek, “başarılı bir kampanya yürüten Demirtaş, ortaya koyduğu halkçı politikalar ve samimiyetiyle toplumda karşılık bularak ilerisi için umut vermiştir” dedi.

Seçim sonuçlarıyla ilgili teknik bir analiz de yapan Gündoğ; seçim sonuçlarına bakıldığında çatı aday geçmişte CHP ve MHP'nin aldığı oyların altında oy alarak böyle bir çatı formülünün toplum tarafından kabul görmediğinin anlaşıldığını ifade ederek "Bu yönüyle bakıldığında CHP de MHP de misyonunu doldurmuştur, yeni Türkiye'ye yeni bir muhalefet anlayışı ve tarzı gerekmektedir" dedi.

Musa Gökbel ise itirazım var diyerek başladığı konuşmasında “ Elli yıllık siyasi hayatımda bu kadar beceriksiz bir seçim kampanyası, böylesine ilkesiz bir siyasi tavır ne gördüm, ne yaşadım. Daha başından çatı aday arayışıyla kendi sonunu ilan eden CHP yönetimi topluma umut verecek politikalardan uzak, kişisel ikbali öne çıkaran bir muhalefet anlayışını öne çıkararak kendi sonunu hazırlamıştır” dedi.

Konuşmasının devamında; Selahattin Demirtaş’ın baraj sınırına yakın bir oy almasının siyaset ve demokrasi açısından önemli bir kazanç olduğu da söyleyerek, CHP'nin başarısızlığa kılıf aramak yerine, özeleştiri yapmasını ve sonuçlardan ders çıkarması gerektiğini ifade etti.

Ahmet Karataş ise seçim sonuçlarının AK Partiye halkın hala güveninin olduğunu gösterdiğini, başarıda en büyük payın Recep Tayip Erdoğan da olduğunu savunarak, şu ifadeleri kullandı:

"Şimdi her zaman olduğu gibi yapay bir meşruiyet tartışması yaratmaya çalışmanın bir acizlik göstergesi olduğunu, Erdoğan’ın hemen istifa etmesini gerektirecek bir durumun olmadığını, AK Partide bir karışıklık bekleyenlerin bir kez daha hayal kırıklığı yaşayacaklarını iddia etti. HDP nin demokratik siyaset içerisinde yerini alarak Türkiye partisi olma yolunda gösterdiği çabaları takdirle karşıladığını söyleyen Karataş, yaklaşık üç ay önce bir programda söylediği gibi CHP nin politikadaki ilkesiz duruşu devam ederse HDP, ana muhalefet partisi olarak siyasi arenada yerini alacaktır" dedi.