Antik Çağda Yıldız Seyri

Bodrum’da düzenlenen Denizcilik Buluşmaları’nda, “Antik Çağda Yıldız Seyri – Denizcilikte Burçlar ve Mitoloji” konusu ele alındı. 

Antik Çağda Yıldız Seyri

Bodrum Deniz Müzesi’nde denizcilikle ilgili mesleklerinde uzmanlaşmış kişiler ve bu alanda söz sahibi araştırmacıların konuşmacı olarak katıldığı “Denizcilik Buluşmaları” devam ediyor. İngilizce ve Türkçe olarak sunulan programların bu haftaki bölümünde Antropolog ve Tarih Araştırmacısı Timuçin Binder, “Antik Çağda Yıldız Seyri – Denizcilikte Burçlar ve Mitoloji” konusunu anlattı. Etkinliğe konunun meraklıları yoğun ilgi gösterdi. 

Etkinlikte Kent Haber’e açıklamalarda bulunan Timuçin Binder, şu sözlere yer verdi:

“Biz bir dizi başlattık. Geleneksel denizcilik nedir? Geçmişte denizcilik nasıl yapılmış? İlk önce teknelerden başladık. Şimdi de bu işin navigasyon kısmına geçtik. Tabi en temele doğru gittik. Antik Çağ. Çünkü insanlar hem bilmiyorlar hem de küçümsüyorlar. Denizcilik dediğimiz şeyin geçmişi, neredeyse 15 bin yıl önceye gidiyor. O zaman teknolojik hiçbir şey yok, GPS yok, pusula yok. En basit aletler bile yok ama bu insanlar yine bir şekilde gece seyri de yapmışlar, açık denizde de dolaşmışlar. Uzaklara gitmeyi başarmışlar. Gece seyri yapacakları zaman bunu yıldızlarla yapmışlar. Tamamen kendi bedenlerini ve gökyüzünün verdiği bilgileri kullanarak gitmişler. Bu konuyu anlatıyoruz. Bunu yaparken burçlar ortaya çıkmış, mitoloji devreye girmiş. Gökyüzünü daha iyi hatırlamak, daha iyi anlamak, hafızalarına daha iyi kaydedebilmek için tüm bu şeyler çıkmış. Daha sonra bunlar hayatımıza değişik şekillerde girmiş. Ama bunu ilk çıkartanlar denizciler.”

Denizcilerin hangi yıldızları kerteriz aldıklarını da anlatan Timuçin Binder, sözlerine şöyle devam etti;

“En başta kutup yıldızını kendilerine kerteriz almışlar ama o denildiği kadar kolay bir şey değil. Başka birçok yıldız da kullanıyorlar. Bunun özel yöntemleri var. Bugün bize okulda anlattıkları gibi kutup yıldızına bak yolunu bulursun gibi değil. Öyle kolay değil o iş. Mesela Vega diye bir yıldız var. Çoğu kez en parlak yıldızları kullanıyorlar ama parlak olması şart değil Dünya çok karanlık zaten. Çok parlak gözükmeyecek bir yıldız bile açık denize çıktığınızda epey gözüküyor. Yani ufukla yıldız arasındaki mesafeleri, açıları, belli bir noktada tutarak yol bulmuşlar. Onun da kendilerine göre ayrıntıları var. Bu aslında pek de ölmemiş bir konu. 20. Yüzyılın başına kadar kaptanlar bunu kullanmış. Çünkü 20. Yüzyılın başına kadar çok teknolojik şeyler yok. Varsa da satın alamıyorlar. Tekneye bir pusula alıp koymak bir mesele. Bu yüzden bunlar aslında günümüze kadar gelmiş ama şimdi unutuldu. Yol bulmak insanın en önemli özelliği.”