Aras ve Kuleli'den Yurt Açıklaması

Bodrum Belediyesi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi işbirliğinde elde ettikleri başarıyı Bodrum’da yaşayan vatandaşlar ile  paylaşmak istediklerini belirten Prof. Dr. Tuncay Kuleli; “Üniversite sınavları bitti ve yerleştirmeler yapıldı. Bodrum Denizcilik Meslek Yüksekokulu bu yıl yapılan üniversite sınavı sonrası yat inşaatı programında, devlet üniversiteleri arasında ilk sırada yer aldı. Bu yıl açılan Gemi İnşaatı programına da ilk defa öğrenci kabul edilirken, bu program da 13 benzer program arasında Türkiye’de en çok tercih edilen ikinci okul oldu. Şanlurfa’dan, Ordu’dan, Samsun’dan, Adana’dan, Antalya’dan, Uşak’tan neredeyse Türkiye’nin bütün illerinden öğrencilerimiz, tercihlerinde okulumuzu tercih etmişler. 18 yaşında da 47 yaşında da öğrencimiz var. İnşallah toplamda 113 öğrenci ile bu dönem eğitim öğretim faaliyetlerimize başlayacağız” diye konuştu.

‘Bodrum Denizcilik Meslek Yüksekokulu bizim gurur kaynağımızdır’ diyerek sözlerine başlayan Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras ise, “Bodrum Denizcilik Meslek Yüksekokulumuz, 2012 yılından beri yat kaptanlığı programını yürütmekteydi. Bu yıl da Gemi İnşaatı programı öğrenci kabul etmeye başlıyor. Bu bizim hep istediğimiz ve hayal ettiğimiz bir şeydi zaten. Çünkü Bodrum yüzlerce yıldır gemi inşaatı ve daha sonraki servis işiyle uğraşan denizcilere sahip” diye konuştu.

Bodrum’un turizmde en önemli markası olan mavi yolculukta kullanılan gulet, tirhandil, ayna kıç ve süngerci teknelerinin Bodrumlu ustalar tarafından geleneksel yöntemlerle yapıldığını söyleyen Başkan Aras, “Artık günümüzde dünya ile rekabet etmek istiyorsanız bunlar daha bilimsel yapılması gereken işler. Ben o yüzden bölgede böyle bir yüksekokulun olmasını önemsiyorum ve hatta bu işin gelecekte bir denizcilik fakültesine kadar gidecek bir çığır açacağını düşünüyorum” dedi.

Basın toplantısında Bodrum’daki yurt ihtiyacı ile ilgili sorulan soruya da yanıt veren Başkan Aras, kampüs içerisinde yurt için bir yer ayrıldığını ifade ederek şunları söyledi;

“Kredi Yurtlar Kurumu ancak belli bir öğrenci sayısının üzerine çıkıldıktan sonra yurt yapmayı istiyor. Ya bir bağışçıyla, ya da bir yatırımcıyla bunun yapılabileceği, hatta yap işlet devret şeklinde olabileceği bildirildi. Biz de sayın rektörümüzden aldığımız bilgiye göre biraraya geleceğiz, bir yurt için çalışmalar devam ediyor. Bu çok gerekli. Çünkü oranın ulaşımı da sıkıntılı. Okulumuz biraz mahallelerin dışında kalıyor. Öğrenciler zaman zaman otostop çekerek okullarına gitmek zorunda kalıyorlar. Bir de kış döneminde öğrencilerimiz için yazlık apartlar kiralanıyor, ancak onlar da Haziran ayında tekrar turizme vakfedildiği için böylece arkadaşlarımız Haziran ayında apartlardan çıkmak zorunda kalıyorlar. Bu çok acı bir şey. 500’e yakın öğrencimiz yaz döneminde de burada kalsa, iş gücü anlamında da katkı sağlayacak. Yurt için gereken çalışmaları yapacağız.”

Aras, Bodrum Belediyesi’nin öğrenci yurdunu gerekirse kredi çekip yaparak kendisinin işletebileceğini de sözlerine ekledi. 

“DAĞINIK ŞEKİLDE ATILAN ADIMLAR SİSTEMATİĞE SOKULUYOR”

Bodrum Denizcilik Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Tuncay Kuleli ise daha önce yurt yapımı için bireysel olarak girişimlerin yapıldığına ve bağışçıların arandığına işaret ederek şöyle konuştu:

“Bundan yaklaşık 2-3 hafta önce rektörümüzün başkanlığında bunu artık bir sistematiğe sokalım diye bir yol haritası belirledik. Belediyemizden tahsis edilen arazinin yapılaşma, imar durumunu öğrendik. Arazinin inşaatlaşmaya uygun olan kısmı nedir. Orada bizim 170 dönümlük arazimiz var ama bu 170 dönümün tamamı yapılaşmaya uygun değil. Yasal kısıtların yanı sıra, bir de arazinin kendisinden kaynaklı kısıtlar var. Ayrıca yurt için ayrılan bölgenin öğrencileri de zorlamayacak bir alan olması gerekiyor. Bir de burası sadece Güzel Sanatlar Fakültesi ve Denizcilik Meslek Yüksekokulu ile sınırlı kalmayacak. Belki Turizm Fakültesi, belki Denizcilik Fakültesi gelecek. Şu anda rektörlüğümüz somut olarak çalışma yapıyor. Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı bu kampüsü ileriye dönük bir projeksiyon yaparak nereye hangi binaları yerleştirecek, neresi yurt olacak, bu yurtların da niteliği nasıl olacak? Türkiye’de yurt yapan sadece Kredi ve Yurtlar Kurumu değil. Orada 500 öğrenci sınırı da var ama farklı modeller de var. Yap işlet devret var. Hazine kendisi yurt yapmak için ihaleye çıkabiliyor, işletmeciliğini kendisi yapabiliyor. Artık farklı alternatifler üretilerek çalışılıyor. Pandemi süreci de bize farklı şeyler öğretti. Geçmişteki gibi 8-10 öğrencinin birarada kaldığı yurtlardan ziyade en fazla 2 öğrencinin birarada kalabileceği, arazinin de dokusuna uygun olacak. Çünkü böyle olduğu zaman salgın hastalıklarda kontrolü, izolasyonu daha uygun olacak. Yani somut olarak şu anda rektörlüğümüz bu adımları atmaya başladı. Şu ana kadar dağınık halde atılan adımlar, rektörlüğün ukdesinde sistematik bir şekilde devam ediyor” dedi.