BAKAN MEHMET AYDIN MUĞLA'DA...
AK Parti Muğla İl Başkanlığı'nca düzenlenen il divan toplantısında konuşma yapan...
AK Parti Muğla İl Başkanlığı'nca düzenlenen il divan toplantısında konuşma yapan Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Türkiye'nin yaşadığı son genel seçimlerin ülke, bölge ve dünya açısından çok önemli olduğuna işaret ederek ''seçim, sonuçları ve uluslararası neticeleri açısından başarılı bir şekilde geride kaldı. Bu süreçte millete gidildi ve milletimiz kararını verdi. İktidar partisi için başarılı bir sonuç alındı. Neredeyse seçmen sayımıza göre iki kişiden birisi yola devam izni verdi. Yola devam ruhsatı verdi, daha güçlü bir şekilde verdi... Biz de aldığımız o güçle daha fazla çalışacağız'' dedi.
Türkiye'de son yaşanan genel seçim sürecini de anlatan Devlet Bakanı Aydın, ''bu söylediklerimi eleştiri için söylemiyorum. Bizim eleştiriye de vaktimiz yok. Seçim sonuçları ilan edilir edilmez, 'bunu hiçbir mantık izah edemez' diye açıklamalar oldu. Oysa, zaten o sonuç bir mantığın gereğiydi, bir mantığın sonucuydu. Milletin kararı değiştirilemeyeceğine göre, demokrasiyi değiştiremeyeceğimize göre, kendi mantığımızı değiştirmemiz lazım. İktidar partisinin başarısının sırrı, milletimize gitmemiz, halkımız bizi biliyor ve tanıyor'' diye konuştu. Aydın, 21 Ekim 2007 tarihinde yapılacak olan referanduma konu olan hadiseyi iktidar partisinin ortaya çıkarmadığını hatırlatarak, ''Özetle o duruma nasıl gelindiğini hepimiz biliyoruz. Yaşanan bu süreç sonrasında millete gitme kararı aldık ve hem Millet Meclisi yenilesin hem de Cumhurbaşkanlığı konusunda millet kararını versin dedik. Millet, 'böyle bir Meclis istiyorum' dedi ve kararını verdi. O Meclis ise 11. Cumhurbaşkanı'nı seçecek durumda, konumda olduğu için, o durumda yol birdi başka yol yoktu, 11. Cumhurbaşkanı'nı seçti. O Cumhurbaşkanı şimdi görevdedir ve görevde olmaya da devam edecektir'' dedi.
Cumhurbaşkanını halkın seçmesini istediklerini anlatan Aydın, ''Bundan sonra Cumhurbaşkanını halk seçsin. Bu önemlidir. Bu, devrim niteliğinde önemli bir karardır. Çünkü Cumhurbaşkanlığı Seçimi, Türkiye'de daima problemli olmuştur. Birçoğunu benim yaşımda olanlar hatırlarlar. Meclisin üzerinden uçakların uçmasından tutun da bir sürü şeye varıncaya kadar... Madem sıkıntılı oluyor, madem millet bu sıkıntıyı hallediyor, milletin verdiği karar ise sıkıntılı olmuyor, gelin Cumhurbaşkanını millet seçsin, 5 yıllığına seçsin. Başarılı bulursa bir 5 yıl daha aynı adayı halk seçebilir. Ayrıca şimdi gündemde olan başka bir konu daha var. Milletvekilleri 5 yıl görev yapmak üzere seçiliyor. Yapılacak olan değişiklikte bunun 4 yıla inmesi de gündemde var. Bunun önemli olduğunu söylüyorum. 4 yılın bizim sisteme daha uygun olacağını düşünüyorum. Bu önümüzdeki süreçte direk olarak gideceğiz. Alacağımız önemli kararlarda referanduma gitmekten korkmayacağız. Millete gitmekten korkanlar, referandumdan korkarlar'' şeklinde konuştu. Türkiye'de hiç bir kesimin başka bir kesimi baskı altına alacak güçte olmadığını da anlatan Bakan Aydın, ''Her kesim kendi hakkını ve hukukunu biliyor. Baskı altında kalacak denilen kesim de kendi hakkını hukukunu biliyor. Kimsenin korku üretmesine gerek yok. Ülkede hukuk çok önemli. Hukuk devleti böyle şeylere müsaade etmez'' diye ifade etti. Bakan Aydın, Türkiye'nin AB sürecinde yaşanan gelişmeleri de anlatarak ''Türkiye'nin AB'ye girmesi bizim en doğal hakkımız. AB, ekonomik ve politik bir birlik. Türkiye AB'ye girdi mi demokrasisi yavaşlayamaz. Neden AB'den çekinelim' Zaten Türk nüfusu fiilen AB'nin içinde zaten. Türkiye AB'de tam üye olarak ya vardır ya da yoktur. Başka imtiyazlı üyelik falan bizim beklentimiz olamaz. İmtiyazlı ortaklık, Akdeniz Birliği falan onların olsun'' dedi. Konuşmasının bitiminde AK Parti Muğla Milletvekili Yüksel Özden tarafından el dokuması hediye edilen Devlet Bakanı Mehmet Aydın sokakta bir süre yürüyerek vatandaşlar ve partililerle bir çay bahçesinde sohbet etti.
Türkiye'de son yaşanan genel seçim sürecini de anlatan Devlet Bakanı Aydın, ''bu söylediklerimi eleştiri için söylemiyorum. Bizim eleştiriye de vaktimiz yok. Seçim sonuçları ilan edilir edilmez, 'bunu hiçbir mantık izah edemez' diye açıklamalar oldu. Oysa, zaten o sonuç bir mantığın gereğiydi, bir mantığın sonucuydu. Milletin kararı değiştirilemeyeceğine göre, demokrasiyi değiştiremeyeceğimize göre, kendi mantığımızı değiştirmemiz lazım. İktidar partisinin başarısının sırrı, milletimize gitmemiz, halkımız bizi biliyor ve tanıyor'' diye konuştu. Aydın, 21 Ekim 2007 tarihinde yapılacak olan referanduma konu olan hadiseyi iktidar partisinin ortaya çıkarmadığını hatırlatarak, ''Özetle o duruma nasıl gelindiğini hepimiz biliyoruz. Yaşanan bu süreç sonrasında millete gitme kararı aldık ve hem Millet Meclisi yenilesin hem de Cumhurbaşkanlığı konusunda millet kararını versin dedik. Millet, 'böyle bir Meclis istiyorum' dedi ve kararını verdi. O Meclis ise 11. Cumhurbaşkanı'nı seçecek durumda, konumda olduğu için, o durumda yol birdi başka yol yoktu, 11. Cumhurbaşkanı'nı seçti. O Cumhurbaşkanı şimdi görevdedir ve görevde olmaya da devam edecektir'' dedi.
Cumhurbaşkanını halkın seçmesini istediklerini anlatan Aydın, ''Bundan sonra Cumhurbaşkanını halk seçsin. Bu önemlidir. Bu, devrim niteliğinde önemli bir karardır. Çünkü Cumhurbaşkanlığı Seçimi, Türkiye'de daima problemli olmuştur. Birçoğunu benim yaşımda olanlar hatırlarlar. Meclisin üzerinden uçakların uçmasından tutun da bir sürü şeye varıncaya kadar... Madem sıkıntılı oluyor, madem millet bu sıkıntıyı hallediyor, milletin verdiği karar ise sıkıntılı olmuyor, gelin Cumhurbaşkanını millet seçsin, 5 yıllığına seçsin. Başarılı bulursa bir 5 yıl daha aynı adayı halk seçebilir. Ayrıca şimdi gündemde olan başka bir konu daha var. Milletvekilleri 5 yıl görev yapmak üzere seçiliyor. Yapılacak olan değişiklikte bunun 4 yıla inmesi de gündemde var. Bunun önemli olduğunu söylüyorum. 4 yılın bizim sisteme daha uygun olacağını düşünüyorum. Bu önümüzdeki süreçte direk olarak gideceğiz. Alacağımız önemli kararlarda referanduma gitmekten korkmayacağız. Millete gitmekten korkanlar, referandumdan korkarlar'' şeklinde konuştu. Türkiye'de hiç bir kesimin başka bir kesimi baskı altına alacak güçte olmadığını da anlatan Bakan Aydın, ''Her kesim kendi hakkını ve hukukunu biliyor. Baskı altında kalacak denilen kesim de kendi hakkını hukukunu biliyor. Kimsenin korku üretmesine gerek yok. Ülkede hukuk çok önemli. Hukuk devleti böyle şeylere müsaade etmez'' diye ifade etti. Bakan Aydın, Türkiye'nin AB sürecinde yaşanan gelişmeleri de anlatarak ''Türkiye'nin AB'ye girmesi bizim en doğal hakkımız. AB, ekonomik ve politik bir birlik. Türkiye AB'ye girdi mi demokrasisi yavaşlayamaz. Neden AB'den çekinelim' Zaten Türk nüfusu fiilen AB'nin içinde zaten. Türkiye AB'de tam üye olarak ya vardır ya da yoktur. Başka imtiyazlı üyelik falan bizim beklentimiz olamaz. İmtiyazlı ortaklık, Akdeniz Birliği falan onların olsun'' dedi. Konuşmasının bitiminde AK Parti Muğla Milletvekili Yüksel Özden tarafından el dokuması hediye edilen Devlet Bakanı Mehmet Aydın sokakta bir süre yürüyerek vatandaşlar ve partililerle bir çay bahçesinde sohbet etti.
