BKMM YILIN İLK TOPLANTISINI YAPTI
Gazeteci-Yazar Ayhan Ongun’un girişimciliğini yaptığı, 4 yıldır faaliyetlerini aralıksız...
Gazeteci-Yazar Ayhan Ongun’un girişimciliğini yaptığı, 4 yıldır faaliyetlerini aralıksız sürdüren Bodrum Küçük Millet Meclisi, 2016 yılının ilk toplantısını Bodrum Belediyesi nikah salonunda yaptı.
“Bitmeyen çatışma ve topluma yansımaları” konulu toplantılar Bodrumla birlikte eş zamanlı olarak 22 ilde yapıldı. Farklı görüşlerin belirli bir konu üzerinde ortak aklı aramayı hedeflediği toplantılara sivil toplum kuruluşu, meslek odaları temsilcileriyle, siyasi parti yöneticileri ve bölge milletvekilleri davet ediliyor.
Toplantıda konuşulanların tutanağının yazıldığı, tüm yurttan gelen raporlar doğrultusunda bir ortak payda raporunun hazırlanarak kamuoyuyla paylaşıldığını belirten Bodrum Küçük Millet meclisi girişimcisi Ayhan Ongun toplantıyla ilgili şunları söyledi:
“Yaklaşık dört yıldır gönüllülük esasına dayalı olarak sürdürdüğümüz toplantıların en belirgin özelliği, farklı görüşteki insanların aynı masa etrafında toplanarak, önyargılardan bağımsız olarak görüşlerini ifade edebildikleri bir platform olması. Bodrum STK'ları yeterince ilgi göstermeseler de ısrarla ve inatla, düzenli olarak bu toplantıları aksatmadan bu günlere getirdik. Bu toplantımızda, gündemle ilgili görsel sunumun izlenmesinin ardından katılımcılar görüşlerini açıkladılar. Konuşmaların sonunda tüm katılımcıların üzerinde mutabık kaldıkları ortak görüşleri şöyle özetleyebiliriz.
Toplumda gerginliğe neden olan ve giderek sivil insanların zarar görmeye başladığı çatışmaların bitmesi için diyalog şarttır ve toplumsal uzlaşma için öncelikle siyaset kurumunun bu diyaloğu başlatması gerekir.
Başta siyasiler olmak üzere toplumda en çok rahatsızlık yaratan nefret ve ayrımcı dilin terk edilmesi, barış diline dönülmesi zorunludur.
Toplumun güvenini yitiren ve hergeçen gün biraz daha kirlenen siyasetin yeniden dizayn edilmesi, şeffaflaşması ve siyasi partiler ve seçim yasalarında demokratik düzenlemeler yapılmalıdır.
Toplumun kutuplara ayrışmasının önüne geçilmesi ve farklı görüşlerin birbirlerine tahammül gösterebilmesinin yolu empatiden geçiyor. Birbirimizi anlamaya, dinlemeye, barış içinde, birlikte yaşayabilme kültürünü geliştirmeye çaba göstermeliyiz.”
“Bitmeyen çatışma ve topluma yansımaları” konulu toplantılar Bodrumla birlikte eş zamanlı olarak 22 ilde yapıldı. Farklı görüşlerin belirli bir konu üzerinde ortak aklı aramayı hedeflediği toplantılara sivil toplum kuruluşu, meslek odaları temsilcileriyle, siyasi parti yöneticileri ve bölge milletvekilleri davet ediliyor.
Toplantıda konuşulanların tutanağının yazıldığı, tüm yurttan gelen raporlar doğrultusunda bir ortak payda raporunun hazırlanarak kamuoyuyla paylaşıldığını belirten Bodrum Küçük Millet meclisi girişimcisi Ayhan Ongun toplantıyla ilgili şunları söyledi:
“Yaklaşık dört yıldır gönüllülük esasına dayalı olarak sürdürdüğümüz toplantıların en belirgin özelliği, farklı görüşteki insanların aynı masa etrafında toplanarak, önyargılardan bağımsız olarak görüşlerini ifade edebildikleri bir platform olması. Bodrum STK'ları yeterince ilgi göstermeseler de ısrarla ve inatla, düzenli olarak bu toplantıları aksatmadan bu günlere getirdik. Bu toplantımızda, gündemle ilgili görsel sunumun izlenmesinin ardından katılımcılar görüşlerini açıkladılar. Konuşmaların sonunda tüm katılımcıların üzerinde mutabık kaldıkları ortak görüşleri şöyle özetleyebiliriz.
Toplumda gerginliğe neden olan ve giderek sivil insanların zarar görmeye başladığı çatışmaların bitmesi için diyalog şarttır ve toplumsal uzlaşma için öncelikle siyaset kurumunun bu diyaloğu başlatması gerekir.
Başta siyasiler olmak üzere toplumda en çok rahatsızlık yaratan nefret ve ayrımcı dilin terk edilmesi, barış diline dönülmesi zorunludur.
Toplumun güvenini yitiren ve hergeçen gün biraz daha kirlenen siyasetin yeniden dizayn edilmesi, şeffaflaşması ve siyasi partiler ve seçim yasalarında demokratik düzenlemeler yapılmalıdır.
Toplumun kutuplara ayrışmasının önüne geçilmesi ve farklı görüşlerin birbirlerine tahammül gösterebilmesinin yolu empatiden geçiyor. Birbirimizi anlamaya, dinlemeye, barış içinde, birlikte yaşayabilme kültürünü geliştirmeye çaba göstermeliyiz.”
