Bodrum Susuz Mu Kalacak?

Rize’den sonra Türkiye'nin en fazla yağış alan ikinci şehri olan Muğla, son dönemde kuraklık ve su kıtlığıyla savaşıyor. Şehirde 2017 yılında 34, 2020 yılında 46, 2021 yılında ise 88 olmak üzere toplam 168 kuyu tamamen kurudu. Özellikle şehrin en popüler adresi olan Bodrum, bu durumdan en ağır yara alan yer. Bodrum’un içme suyunu karşılayan iki barajdan biri kurudu diğeri ise alarm veriyor. Peki Türkiye’nin incisi Bodrum, artık susuz mu kalacak? Hürriyet'ten İsmail Sarı konuyla ilgili uzmanlarla görüşerek oldukça detaylı bir haber yayınladı.

Bodrum Susuz Mu Kalacak?

Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye, 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle son 50 yılın en sıcak yılını yaşıyor. Bu durum kuraklık ve su kıtlığı sorunlarını da ortaya çıkarıyor. İklim bilimciler yaptıkları açıklamalarda eğer gerekli önlemler alınmazsa su temininin zorlaşacağını ve tarımsal üretimin büyük ölçüde zarar göreceğini sıklıkla söylüyorlar.

Zaten bugün gelinen noktada Van Gölü, Tuz Gölü, Beyşehir Gölü, Akşehir Gölü, Eğirdir Gölü ve Gölmarmara gibi alanlarımız adeta alarm veriyor. Göller dışında, yapay göl ve içme suyumuzu karşılayan baraj rezervuarlarımızda da durum çok farklı değil. Bu konuda en yeni örnek ise Muğla’nın dünyaca ünlü ilçesi Bodrum…

Bodrum’un içme suyunu karşılayan iki barajı bulunuyor; Mumcular ve Geyik Barajı… Mumcular Barajı’nın doluluk oranı Temmuz ayında yüzde 30’a kadar gerilemişti. Ağustos ayının sonlarına doğru ise yüzde 10’un altına düştü. Dünyaca ünlü tatil adresinin su ihtiyacını şu an da Geyik Barajı karşılıyor ama onun da doluluk oranı yüzde 35 seviyelerinde… Bu barajın da ne kadar dayanabileceği büyük bir soru işareti.

Sarı'nın konuyla ilgili görüşlerine başvurduğu uzmanlardan Dr. Akgün İlhan, "Nisan ve Haziran ayları arasındaki üç aylık meteorolojik kuraklık haritası, Muğla ve Bodrum’daki bu durumun habercisiydi” diyor. İlhan, Bodrum’u besleyen barajlar ile yeraltı su rezervleri yeterli yağış almayınca dolmadığının altını çiziyor ve en önemli sorunlardan birinin de artan nüfus olduğunu söylüyor:

“Bodrum’un Türkiye ortalamasının oldukça üstünde artan nüfusu (Son 13 yılda yüzde 58 civarında artış) ve bu nüfusun turizm sezonunda 5-6 katına çıkıyor olması, bugün gelinen noktadaki en önemli etkenlerden biri.”

Peki Türkiye’nin incisi Bodrum, artık susuz mu kalacak? Nasıl bir yol haritası çizilmesi gerekiyor?

Barajların çevresinde incelemelerde bulunan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik ve Boğaziçi Üniversitesi Su Yönetimi Uzmanı Dr. Akgün İlhan ile konunun tüm yönlerini detaylıca konuştuk.

MUMCULAR BARAJI KURUDU! ARTIK BODRUM’A SU VEREMİYOR

Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, birkaç gün önce Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün Bodrum’da 36 su kuyusunun kuruduğunu ve Mumcular Barajı’ndan ilçeye su temininin durmuş olduğunu açıkladığını söylüyor. Peki Bodrum'un su ihtiyacını karşılayan Mumcular ve Geyik Barajı'nda normalde ilçeye ne kadarlık su akışı gerçekleşiyordu? Bu soruyu Doç. Dr. Ceyhun Özçelik şu şekilde detaylandırıyor:

“Kuraklık öncesi iki barajdan Bodrum’a 10 ila 15 milyon metreküp içme suyu temin ediliyordu. Bu rakam kayıp kaçağı dikkate almazsak, 250-350 bin kişinin su ihtiyacına karşılık gelmekte. Bunun dışında Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi tarafından ilçeye yaklaşık 150 civarında derin su kuyusu ile kabaca 10 milyon metreküp su da sağlanıyordu.”

“Şu an Mumcular Barajı’ndan artık su alımı yapılmıyor, zaten alacak su da neredeyse yok. Yükü ilçenin diğer barajı olan Geyik Barajı çekiyor ama onun da doluluk oranı yüzde 35 civarında...”

Dr. Akgün İlhan ise yaşanan tüm bu sorunu artan sıcaklar dışında aşırı nüfus yoğunluğuna da bağlıyor. İlhan, “Bodrum yerleşik nüfusu 180 bin üzerinde olan bir ilçe. Üstelik bu nüfus turizm sezonunda 1 milyonu aşıyor” diyor ve aşırı sıcaklar dışında, bu yaz artan nüfusla birlikte suyun tükendiğinin altını çiziyor.
“Bu sezon tüketim artışı yağışın en az yani barajlardaki su seviyelerinin en düşük olduğu yaz aylarında yaşandı. Özetle su talebinin en yüksek olduğu zaman ile su arzının en dipte olduğu zaman çakışıyor. Bunlara ek olarak Bodrum aşırı yapılaşmaya bağlı olarak asfalt ve beton gibi geçirimsiz yüzeylerle kaplı bir ilçe. Bu da yağış olduğunda bile suyun toplanması ve depolanmasını kısıtlıyor.”

BODRUMLULAR ENDİŞELİ! SON ÇARE GEYİK BARAJI AMA...

İlçenin şu an su yükünü Geyik Barajı çekiyor. Fakat yüzde 35 doluluk oranı, eğer yağışlar mevsim normalinde gelmezse yetecek gibi durmuyor. Bu durum da Bodrumluları oldukça endişelendiriyor. Peki Geyik Barajı ne kadarlık bir su hacmi depolayabiliyor ve ilçeye kaç metreküp su sağlıyor?

Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Geyik Barajı’nın yaklaşık 40 milyon metreküp su hacmi depolayabildiğini, barajın Bodrum’a 5 milyon metreküp içme suyu sağlandığını söylüyor. Ayrıca bu rakamın ihtiyaca bağlı olarak 8 milyon metreküpe kadar artırılabileceğini de vurguluyor.

Ama Özçelik’in bu noktada altını çizdiği bir husus var. O da Bodrum’a Geyik Barajı’ndan tahsis edilen suyun büyük oranda tüketilmesi ve Yeniköy Termik Santrali’nin de bu barajdan faydalanıyor olması…

“Geyik Barajı rezervuarında mevcutta 14 milyon metreküp civarında su bulunuyor. Bu suyun tamamı, (Yüzde 50’lere varan kayıp kaçağı saymazsak) Bodrum’daki 330 bin kişinin bir yıllık içme suyu ihtiyacına yetecek bir sudur. Ancak Geyik Barajı, Yeniköy Termik Santrali’ne soğutma suyu sağlama amaçlı olarak inşa edilmiş bir baraj. Şu an Devlet Su İşleri tarafından Bodrum’a yapılan ek su tahsisi de bulunuyor. Yani, Bodrum ve Yeniköy Termik Santrali arasındaki su tahsis hakları ve gelecek aylarda baraj gölüne girecek su miktarı Bodrum su krizinin gidişatını şekillendirecek.”

EKİM AYI BODRUM İÇİN UMUT OLABİLİR AMA 'OTELLER, HAVUZLAR VE SİTELER KAÇAK SU ÇEKİMİ YAPIYOR'

Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, sevindirici bir husus olarak ekim ayı itibariyle 2022 su yılına girileceğini ve kış aylarının gelmesiyle su rezervlerinde artış yaşanabileceğini söylüyor:

"1 Ekim yeraltı sularının en az olduğu ve artmaya başladığı bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Kış aylarının gelmesiyle de su rezervlerimizde artış olacaktır. Ancak, ekimden sonraki bir kaç ayda yağışların mevsim normallerinin altında gerçekleşmesi durumunda Bodrum su temininde çok büyük zorluklar yaşar."

Özçelik ayrıca temin edilen suyun yaklaşık yarısının kayıp kaçakla kaybedildiğinin de altını çiziyor:

"Sayıları binlerle ifade edilen iletim hattı patlakları sonucu su kayıp kaçaklarının, Bodrum su temininin sürekliliği ve güvenilirliği açısından tehdit ediyor. Yasak olmasına rağmen oteller, havuzlar ve siteler kullanılmak üzere, izinsiz su çekimi yapıyorlar. Durum böyle olunca da temin edilen suyun yaklaşık yarısı kayıp kaçakla kaybediliyor.”

BODRUM’UN SUSUZ KALMAMASI İÇİN NELER YAPILMALI?

Dr. Akgün İlhan, şimdiki su yönetimi anlayışıyla devam edilirse Bodrum’un kesinlikle susuz kalacağını söylüyor. İlhan, bu noktada yapılması gereken ilk şeyin, mevcut su kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak su tasarrufunu hedefleyen bir su yönetiminin yapılması olduğunun altını çiziyor ve şu bilgileri paylaşıyor:

“Tarihi boyunca su sıkıntısı çekmiş bir ilçe olan Bodrum, su toplama ve depolama teknolojisiyle ek su döngüsünü tekrar canlandırmalı. Hatırlarsanız bu yılbaşında ülkemizde belirli bir büyüklüğün üzerindeki yerleşimlerde yağmur sarnıçlarının kurulması yasal zorunluluk haline getirildi. Bodrum’da ise yağmur sarnıçlarının yapımı yerleşim büyüklüğüne bakılmaksızın her yeni bina için zorunlu olmalı.”

"Evsel su tüketimini yarıya indirebilen gri su sistemlerinin, yeni binalarda zorunlu hale gelmesini sağlayacak düzenlemeler de yapılabilir" diyen Dr. Akgün İlhan, kentteki yeşil alanların ve kalitesinin artırılması da oldukça önemli diye uyarıyor.

“Bu durum ilçenin yeraltındaki ve yüzeyindeki su rezervlerinin beslenmesini sağlayacak. Doğru bir yeşil alan yönetimi Bodrum’un iklim değişikliğiyle uyumunu, biyoçeşitliliğinin kuvvetlenmesini, krizler karşında direncinin artmasını ve daha yaşanılabilir bir yer olmasını da etki edecektir.”

BODRUM'DA KISA SÜRELİ ŞİDDETLİ YAĞIŞLAR OLABİLİR!

Genelde yağış eksikliği olan yerlerde kısa süreli şiddetli yağışlar meydana gelebiliyor. Bunun dünyada örnekleri mevcut. İlerleyen dönemde Bodrum ve çevresi için de böyle bir durumdan bahsedebilir miyiz?

Dr. Akgün İlhan, böyle bir şeyi beklediğini söylüyor ve şu bilgileri paylaşıyor:

“Aşırı iklim olayları aynı bölgede birbirini izler biçimde birlikte de gerçekleşebilir. Örneğin kuraklık, sıcak dalgası ve orman yangınları giderek artan bir sıklıkla birlikte yaşanıyor. Öte yandan aylarca sürebilen yağışsız bir dönemin ardından onca ay yağmayan yağmurun tamamı birkaç saat içinde inebiliyor.”

Bu durum susuz kalan Bodrum için güzel bir Haber olarak görülebilir ama bu sefer de ortaya sel felaketi çıkıyor. Dr. Akgün İlhan da yaşanabilecek sel felaketi ile ilgili konuyu şöyle özetliyor:

“Bodrum gibi su geçirimsiz yüzeyleri bol yerlerde aşırı yağış sellere neden oluyor. Toprakla buluşamayan onca su, yeraltı sularını ve toprak yüzeyindeki bitkileri beslemek yerine sellere neden olarak kaybediliyor. Dolayısıyla Bodrum’da yaşanan su krizinin iklim boyutunda, bir yanda kuraklığa bağlı yağış azlığı öte yanda sellere neden olacak kadar şiddetli yağışlar var. İki durumda da Bodrum, temiz suyunu kaybediyor. İlçedeki geçirimsiz yüzeylerin çokluğunun bir altyapı sorunu olduğunu ve değiştirilebileceğini unutmamak lazım. Bunun için de Bodrum’a inen yağışı bir sünger gibi emip ilçede tutacak yeşil alanların artırılması şart."

 

Kaynak: hurriyet.com.tr