Bodrum'daki Maske Teftişini Yazdı!

Hürriyet başyazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bugünkü yazısında Bodrum'da kendince gerçekleştirdiği maske teftişinden çıkardığı sonuçları aktardı. "Durum korkutucu. Hatta felaket boyutlarında" diyen Müftüoğlu, "İşi daha da ileri taşıyanlar, saygısızlık noktasına götürenler bile var" dedi.

Bodrum'daki Maske Teftişini Yazdı!

Müfüoğlu bugünkü köşesinde şu satırlara yer verdi:

“Geçtiğimiz hafta içi İstanbul’un farklı noktalarında; sokakları, AVM’leri, hastane, klinik, restoran ve kafelerinde “maske teftişi” yaptım.

Aynı işi görev belleyip hafta sonu Bodrum’da da sürdürdüm. Bodrum’un da farklı mekânlarında “maske meselesi” ne durumda anlamaya çalıştım. Nedeni şu: Biliyorsunuz, “maske-mesafe” ikilisi bu salgını kontrol altında tutmanın en etkili 3 çözümünden ikisi. Yani sadece ellerinizi temiz tutmanız yetmiyor, bu ikisi olmayınca virüs toplum içerisinde “zıp zıp zıplamaya” devam ediyor. Neticede de günlük vaka sayıları binin altına inmiyor, Sağlık Bakanımız her akşam “üzüntü ve isyan dolu ama kibar” tweet’lerini atmaya devam ediyor.

MASKE SAYGISIZLIĞI SÜRÜYOR

MASKE teftişinden çıkardığım net sonuç şu: Durum korkutucu. Hatta felaket boyutlarında. Maske takmama konusunda herkesin bir direnç nedeni, bir sebebi, bir bahanesi var. Kimi sıkıldığından, bunaldığından, kimi işe yaradığına inanmadığından, kimi de aşırı sıcaktan şikâyet edip maskesini takmıyor. İşi daha da ileri taşıyanlar, “saygısızlık noktası”na götürenler bile var. Mesela Bodrum’da akşam yemeği için gittiğimiz bir restoranda “maskesini boynunda taşıyan” garsona niye maske takmadığını sorduğumuzda hiç çekinmeden masada oturan bizlere “Siz niye takmıyorsunuz!” yanıtını verebildi. Özetle, durum vahim.

MASKE MESELESİ NASIL ÇÖZÜLÜR

ÜST sütunda da belirttim: Toplumsal kültürümüz her fırsatta bir araya gelip “çoğalarak sosyalleşme”, üstelik de “mesafesiz sosyalleşme” üzerine kurulu. Eğitim ve gelir düzeyimiz ne olursa olsun bunlar değişmiyor. İşte bu nedenle tam da bu noktada, “temizlik/hijyen meselesi”ni hallettiğimize göre maske meselesi hemen ve anında bir numaralı sorunumuz haline geliyor. Dileğim şudur: Her alandaki bilim insanlarımız ve uzmanlarımız, “insanlarımızı maske alışkanlığına nasıl yönlendirebileceğimiz” konusuna kafa patlatmalılar. “Maske kullanmanın önemi ve vazgeçilmezliği topluma nasıl benimsetebiliriz?” sorusunun yanıtını, kolay ve uygulanabilir çözümlerini aramalı ve bulmalılar. Aksi takdirde pandemi probleminin daha uzunca bir süre gündemde kalacağı su götürmez.

İSTANBUL DA, BODRUM DA SINIFTA KALDI!

Geçen haftaki maske teftişi raporunun özetini başlıkta verdim. İstanbul’da da Bodrum’da da haziran başında gösterilen maske uyumundan eser yok. Ya maskeler “kolye olup” boyunlara asılmış ya da kişiyi takım kaptanı haline getirip kola “pazubent” şeklinde iliştirilmiş durumda. Maske isyanını sadece sokaktaki vatandaşta gözlemlesem neyse. İstanbul’da da Bodrum’da da ziyaret ettiğim müesseseler hatta çok yıldızlı restoran ve otellerde de ciddi bir maske uyumsuzluğu var. O koca koca ve çok yıldızlı restoranların çoğu, üstelik sadece maske meselesini de boş vermiş değiller. Ne kapıda ateş kontrolü yapıyorlar ne de masalar ve sandalyeler arasında olması gereken sosyal mesafe kurallarına uyum gösteriyorlar. İşte bu nedenle mesele sadece Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’nın meselesi olmaktan çoktan çıkmış, İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Ersoy’un da devreye girmesi gereken acil bir problem haline gelmiş. Ayrıca yukarıda da belirttiğim gibi, bilim insanlarımız virüsün eni boyu, genetik huyu, virüse etkili ilaçlar ve aşılar kadar toplumu maske takmaya özendirecek tavsiyeler konusuna da kafa patlatmak zorundalar."