DİYETİSYENLERDEN ÖNEMLİ UYARILAR!..
Cumartesi günü başlayacak Ramazan ayı ile 30 gün sürecek oruç ibadetini gerçekleştirecek...
Cumartesi günü başlayacak Ramazan ayı ile 30 gün sürecek oruç ibadetini gerçekleştirecek vatandaşlara diyetisyenlerden önemli uyarılar var.
Kent Haber Bodrum'da hizmet veren iki ayrı diyetisyenden Ramazan ayında dikkat edilmesi gerekli hususlar ile ilgili bilgiler aldı. Ramazan ayının sıcak yaz günlerine denk gelmesi nedeniyle hem sahur, hemde iftar saatlerinde tüketilecek besinler büyük önem taşıyor. Beril Danışmanlık bünyesinde görevli Diyetisyen İlkay Öngen ve Bodrum Toplum Sağlığı Merkezi Diyetisyeni Hande Alaca, vatandaşların ramazan ayında beslenmeyle ilgili olarak özellikle dikkat etmesi gereken en önemli hususun bol sıvı tüketmek olduğuna dikkat çektiler.
İlkay Öngen, ramazan ayının aşırı sıcaklara denk gelmesi nedeniyle yapılması gereken en iyi şeyin bol sıvı tüketimi olduğunu vurguladı. Ağır yemekler ve tatlılardan kaçınmanın önemine dikkat çeken Öngen, Oruç tutanların günlük ortalama 2-3 litre sıvı almamız gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
"Sahurda ve iftarda suyu almamız gerekir. Hafif besinlerle beslenmemiz gerekiyor. Ağır hamur tatlıları yerine mevsim meyvelerinde yada sade dondurma gibi hafif sütlü tatlılarla geçiştirebiliriz. Sahura kalkmadan oruç tutmak kesinlikle tehlikelidir. Bu konuda uyarmak istiyorum. Çünkü uzun süreli açlıklarda kan şekerinde ani düşme ortaya çıktığı için kişinin sağlığını tehdit etmiş oluyor. Diyabet gibi hastalığı olanlara kesinlikle oruç tutmalarını önermiyorum" dedi.
Tuzdan fakir ve az yağlı besinleri tüketmemiz gerektiği kaydeden Öngen, "Daha çok soğuk olarak tüketebileceğimiz zeytin yağlı sebze yemekleri tüketmemiz gerekir" diyerek şöyle konuştu:
"Bunun yanında yoğurt meyve gibi besinlerde kombine ederek kan şekerini dengelemek önemli. Ayrıca tuzdan da fakir beslenerek günlük sıvıyı doğru bir şekilde kullanmayı sağlamak gerekiyor. İftarda sonra ise biraz aktivite yaparak gün içinde oluşan ödemi de atabiliriz. Mineral eksikliği oluşuyorsa tansiyonu düşük olan kişiler varsa bunlara önerim de günde bir şişe maden suyu yemek sonrasında mutlaka tüketmeleri gerekir" dedi.
Bodrum Toplum Sağlığı Merkezi'nde görevli Diyetisyen Hande Alaca ise sahura kalkmadan gece yemek yiyerek veya sadece su içerek yatıp oruç tutan vatandaşların olduğunu ifade ederek şöyle konuştu;
"O konuda uyarmak istiyorum. Zaten uzun süren bir açlık dönemi var. Saruha kalkmadan bunu daha da uzatmış oluyor bireyler. Dolayısıyla mutlaka sahura kalkmak gerekiyor. Sahurda hafif bir kahvaltı veya tok tutması açısından az yağlı sebze yemekleri, kuru baklagiller olabilir. Yoğurt tokluk süresini uzattığı için tercih edilebilir. Kahvaltı şeklinde yapılıyorsa mutlaka yumurta tüketmek gerekiyor tokluk sağlayacağı için. Onun dışında iftar ile sahur arasında 2,5 litre kadar suyumuzu tüketmemiz gerekir. İftarda hafif şeyler yemek gerekiyor. Bir çorba içip 10-15 dakika sonra ana yemeklere geçmek mide için daha sağlıklı olacak. Özellikle kronik hastalığı olan bireyler oruç tutacaklar ise eğer mutlaka doktorlarına danışmaları lazım. Uzun süren bir açlık dönemi olacak. Su tüketimi çok önemli" dedi.
Alaca, özellikle hamile bayanların oruç tutmaması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle bitirdi;
"Hamilelik ve emzik döneminde hem anne hemde bebeğin sağlığı için oruç tutulmaması gerekiyor. Eğer aksi olursa çok uzun bir açlık süresi olacak ve kan şekerinde dengesizlikler oluşabilir. O yüzden tutmamaları gerekiyor" dedi.
Kent Haber Bodrum'da hizmet veren iki ayrı diyetisyenden Ramazan ayında dikkat edilmesi gerekli hususlar ile ilgili bilgiler aldı. Ramazan ayının sıcak yaz günlerine denk gelmesi nedeniyle hem sahur, hemde iftar saatlerinde tüketilecek besinler büyük önem taşıyor. Beril Danışmanlık bünyesinde görevli Diyetisyen İlkay Öngen ve Bodrum Toplum Sağlığı Merkezi Diyetisyeni Hande Alaca, vatandaşların ramazan ayında beslenmeyle ilgili olarak özellikle dikkat etmesi gereken en önemli hususun bol sıvı tüketmek olduğuna dikkat çektiler.
İlkay Öngen, ramazan ayının aşırı sıcaklara denk gelmesi nedeniyle yapılması gereken en iyi şeyin bol sıvı tüketimi olduğunu vurguladı. Ağır yemekler ve tatlılardan kaçınmanın önemine dikkat çeken Öngen, Oruç tutanların günlük ortalama 2-3 litre sıvı almamız gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
"Sahurda ve iftarda suyu almamız gerekir. Hafif besinlerle beslenmemiz gerekiyor. Ağır hamur tatlıları yerine mevsim meyvelerinde yada sade dondurma gibi hafif sütlü tatlılarla geçiştirebiliriz. Sahura kalkmadan oruç tutmak kesinlikle tehlikelidir. Bu konuda uyarmak istiyorum. Çünkü uzun süreli açlıklarda kan şekerinde ani düşme ortaya çıktığı için kişinin sağlığını tehdit etmiş oluyor. Diyabet gibi hastalığı olanlara kesinlikle oruç tutmalarını önermiyorum" dedi.
Tuzdan fakir ve az yağlı besinleri tüketmemiz gerektiği kaydeden Öngen, "Daha çok soğuk olarak tüketebileceğimiz zeytin yağlı sebze yemekleri tüketmemiz gerekir" diyerek şöyle konuştu:
"Bunun yanında yoğurt meyve gibi besinlerde kombine ederek kan şekerini dengelemek önemli. Ayrıca tuzdan da fakir beslenerek günlük sıvıyı doğru bir şekilde kullanmayı sağlamak gerekiyor. İftarda sonra ise biraz aktivite yaparak gün içinde oluşan ödemi de atabiliriz. Mineral eksikliği oluşuyorsa tansiyonu düşük olan kişiler varsa bunlara önerim de günde bir şişe maden suyu yemek sonrasında mutlaka tüketmeleri gerekir" dedi.
Bodrum Toplum Sağlığı Merkezi'nde görevli Diyetisyen Hande Alaca ise sahura kalkmadan gece yemek yiyerek veya sadece su içerek yatıp oruç tutan vatandaşların olduğunu ifade ederek şöyle konuştu;
"O konuda uyarmak istiyorum. Zaten uzun süren bir açlık dönemi var. Saruha kalkmadan bunu daha da uzatmış oluyor bireyler. Dolayısıyla mutlaka sahura kalkmak gerekiyor. Sahurda hafif bir kahvaltı veya tok tutması açısından az yağlı sebze yemekleri, kuru baklagiller olabilir. Yoğurt tokluk süresini uzattığı için tercih edilebilir. Kahvaltı şeklinde yapılıyorsa mutlaka yumurta tüketmek gerekiyor tokluk sağlayacağı için. Onun dışında iftar ile sahur arasında 2,5 litre kadar suyumuzu tüketmemiz gerekir. İftarda hafif şeyler yemek gerekiyor. Bir çorba içip 10-15 dakika sonra ana yemeklere geçmek mide için daha sağlıklı olacak. Özellikle kronik hastalığı olan bireyler oruç tutacaklar ise eğer mutlaka doktorlarına danışmaları lazım. Uzun süren bir açlık dönemi olacak. Su tüketimi çok önemli" dedi.
Alaca, özellikle hamile bayanların oruç tutmaması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle bitirdi;
"Hamilelik ve emzik döneminde hem anne hemde bebeğin sağlığı için oruç tutulmaması gerekiyor. Eğer aksi olursa çok uzun bir açlık süresi olacak ve kan şekerinde dengesizlikler oluşabilir. O yüzden tutmamaları gerekiyor" dedi.
