Enbiyaoğlu, Bodrum’da Ortaya Çıktı

4 gündür kayıp olduğu iddia edilen gayrimenkul zengini Tülin Enbiyaoğlu, Bodrum'da ortaya çıktı. Kızından ve torunundan kaçtığını iddia eden Enbiyaoğlu, dava açmaya hazırlandığını söyledi.

Enbiyaoğlu, Bodrum’da Ortaya Çıktı


İsviçreliler ve Türkler arasında sosyal kültürel ekonomik Bilimsel ilişkileri geliştirmek amacı ile kurulan dostluk derneği Assocıatıon Suısse-Turquıe’nin kurucuları arasında yer alan ve bir süre önce hayatını kaybeden Nezih Enbiyağoğlu’nun eşi Tulin Enbiyaoğlu’ndan 3 gündür haber alamadıklarını ifade eden Enbiyaoğlu’nun Bodrum’da yaşayan kızı ve torunu kayıp başvurusunda bulundu.

Enbiyaoğlu’nun torunu İzmir’de özel bir bakım evinde kalan anneannesinin mal varlığı nedeni ile eski bakıcısı Nabi Akaydın tarafından kaçırılmış olabileceğini iddia etmişti. 

Enbiyaoğlu’nun Bodrum’da eski bakıcısı ve aile dostu olduğunu söylediği Nabi Akaydın’ın yanında olduğu ortaya çıktı. Bugün emniyette ifade veren Enbiyaoğlu, sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü. 

JANDARMA EŞLİĞİNDE HUZUREVİNDEN ÇIKTI

Kızı ve torunu tarafından huzurevine konulduğunu söyleyen Enbiyaoğlu, kaldığı huzurevinden, uzun yıllardır tanıdığı bir arkadaşını aradığını, arkadaşının 3 avukatı ile birlikte huzurevine gelerek jandarma tutanağıyla huzurevinden çıktığını açıkladı. Kimsenin kendini kaçırmadığını da açıklayan Enbiyaoğlu, şunları söyledi:

"Öyle bir şey yok, torunumun uydurması. İzmir'deki huzurevine attılar beni, paralarımı almak için. Tımarhane gibi bir huzurevine attılar. Orada herkes Alzheimer hastası, birçoğu yatalak, konuşacak kimse yok. Verdikleri yemekler benim alıştığım ve yediğim yemekler gibi değil. Torunum Aydın'da bir huzurevine bıraktı beni. Daha sonra arkadaşım Nabi Bey beni almaya geldi. Nabi Bey'e de vermediler birinci derece akrabası olmadığım için kızımı çağırdılar. Nabi Bey orayı öğrendi diye kızım geldi beni oradan aldı. Bodrum'a getirecek havasına girdiler, acıktık dediler daha sonra restorana oturduk. Restorana tanımadığım 2 kişi geldi. Meğerse onlar İzmir'deki huzurevinin çalışanlarıymış. Ondan sonra 'evimde tamir var' dedi, 'oturacak yer yok her yer muşamba kaplı' dedi. '1 hafta sonra seni alacağım arkadaşımın oteline göndereyim orada rahat edersin ondan sonra seni alacağım' dedi. Beni arabaya bindirdiler daha sonra İzmir'e götürdüler. Para için yaptılar bunu. Para insana dost derler ama düşman aslında. Kaçırılmamın imkanı var mı, yüksek duvarlar güvenlikler var, kapı kilitli nasıl kaçırsınlar. Jandarma geldi, ben Nabi beyi aradım. Telefonumu elimden aldılar ama ben bir şekilde aradım. Beni buradan al dedim. O da avukata müracaat etmiş. Daha sonra 3 avukat ve jandarma geldi. Jandarma benimle mülakat yaptı, ben de anlattım durumu. Ondan sonra tamam dedi, aklın başında dedi. Huzurevi sahipleri jandarmayı görünce korktular. Bana kendi rızamla çıktığıma dair yazı imzalattılar" şeklinde konuştu.

 

 

"HER SABAH HAVYAR YİYECEĞİM, MALIMI HAYIR KURUMLARINA BAĞIŞLAYACAĞIM!"

İzmir'de bir arsasının satılmasının ardından çocuğunun ve torununun ortaya çıktığını sözlerine ekleyen Enbiyaoğlu, "Cuma akşam saat 19.00 gibi geldim Bodrum'a. Nabi Beyle eskiden 8 sene boyunca kaldığım yerde kaldım. 8 senedir Nabi Bey bakıyor bana. Onlar neredeler? Benim İzmir Yelki'de arsam satıldı. Arsam satılınca bunlar piyasa çıktı. 12 senedir bu kız beni bunak diye dava ediyor. Her seferinde ben kazanıyorum, en son dava geçen sene bitti. Bunak olmadığım anlaşıldı. Torunumu ve kızımı dava edeceğim. Bu sefer sıra bende, bu yapılan kepazeliklerin hesabını soracağım" şeklinde konuştu.

Mirasının tek bir kuruşunu bile ailesine bırakmayacağını söyleyen Enbiyaoğlu, "Mirasımı Darüşafakaya veririm. Yırtarım, yerim, fakire fukaraya dağıtırım. Kimseyi alakadar eden bir mevzu değil aklım başımda çok şükür, aklım başımda olduğu sürece kimseye ne hesap vermeye mecburum, ne de hürriyetimden vazgeçmeye mecburum. Ailemle irtibata geçmeyeceğim, istemiyorum. 3 sene önce 2 huzurevi değiştirdim. Tanımadığım huzurevi kalmadı. Hürriyetim elimden alındı. Her seferinde kimliğim ve telefonum elimden alınıyor. Bunlara verdiğim vekaleti iptal edemiyorum, para yok bir kuruşum yok. Paraları bunlar çekiyorlar" dedi.

Nabi Akaydın ise Tülin Enbiyaoğlu’nun kendisine ulaşıp yardım istemesi üzerine gidip huzurevinden aldığını dile getirerek, Enbiyaoğlu ile gönül ilişkisi kurduğu iddialarını ise yalanladı.