EŞİK’ten Mücadele Günü Açıklaması

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” kapsamında Bodrum’da bir basın açıklaması yaptı.

EŞİK’ten Mücadele Günü Açıklaması

Bodrum Belediye Meydanı’ndaki Kadın Ağacı önünde toplanan kadınlar, kadına yönelik şiddete karşı sosyal mesafeli bir eylem yaptı. “İstanbul Sözleşmesi’ni Uygula”, “Kadına Özgürlük” sloganları atan Eşitlik İçin Kadın Platformu, yaptıkları basın açıklamasında ise şu ifadeleri kullandı:

“Tüm dünyada ve Türkiye’de COVİD-19 salgını nedeniyle eve kapanma dahil hayatı altüst eden ciddi bir krizin içinde yaşıyoruz. Kadınlar bu krizin de en yüksek bedel ödeyenleri arasında: Kadın yoksulluğu, kronik kadın işsizliği, hayatın her alanında artan kadına karşı şiddet.

Her gün en az 3 kadının öldürüldüğü, kadın cinayetlerinin cinskırım boyutuna vardığı ülkemizde 2021 bütçesini tartışıyoruz ama kadına karşı şiddeti önlemeye yönelik herhangi bir iktidar politikası ve buna ayrılmış bir bütçe göremiyoruz. EŞİK-Eşitlik İçin Kadın Platformu olarak 25 Kasım günü kadına karşı şiddetin önlenmesi konusunda TBMM’de özel oturum düzenlenmesi için defalarca çağrıda bulunduğumuz halde bu çağrılara hiçbir cevap alamadık. 

Meclis 25 Kasım günü bile kadına karşı şiddeti konu olarak almayacak ise ne zaman alacak? Nitekim, EŞİK olarak Meclisin açıldığı 1 Ekim tarihinden beri yaptığımız izleme çalışmasının sonuçları ortada: 1 Ekim’den beri TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un içinde kadınlar, kadına karşı şiddet ya da İstanbul Sözleşmesi geçen herhangi bir demeci, çabası, girişimi ve hatta vaadi yok. 1-15 Ekim tarihleri arasında TBMM Genel Kurulu’nda kadın cinayetlerinden ve İstanbul Sözleşmesi’nden söz edilen süre: 57 saniye!

İktidar, kadınlara yönelik şiddeti önlemek için etkili hiçbir politikayı yürürlüğe koymuyor. Kadın cinayetlerini önleyecek bir risk değerlendirme/önleme birimi bile kurmuyor. Başta 6284 sayılı Şiddet Yasası ve İstanbul Sözleşmesi olmak üzere var olan yasaları ve sözleşmeleri uygulamıyor. Kamuoyunu oyalamak için yeni yargı reformlarından söz ediyor; ancak yıllar önce yapılmış reformları bile hayata geçirmiyor. 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle bir kez daha hatırlatıyoruz ki; kadına karşı sistematik şiddet eziyettir, işkencedir. İşkence ve eziyet insanlığa karşı suçtur. Devlet kendisi işkence yapamayacağı gibi, vatandaşların birbirine işkence yapmasını da önlemekle görevlidir. 

TCK’nın “Eziyet” başlıklı 96. maddesi son derece açıktır: “Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışları gerçekleştiren kişi hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” Kadına bu işkenceyi uygulayan eşi ya da ailesinden biri ise, bu suçun cezası üç yıldan sekiz yıla kadar hapistir. 

Bu işkence sırasında hakaret, tehdit, fiziksel şiddet, tecavüz her bir eylemin de ayrıca cezalandırılması gerekir. Birleşmiş Milletler CEDAW Komitesi de, 14 Temmuz 2017’de kabul ettiği 35 No’lu Genel Tavsiye’de “Kadınlara yönelik cinsiyete dayalı şiddet, (tecavüz, ev içi şiddet veya zararlı uygulamalar da dahil olmak üzere) belirli durumlarda işkence veya zalimane, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele anlamına gelebilir” demektedir. 

Türkiye bunu 15 yıl önce yasa hükmü haline getirdiği halde, TCK’nın 96. maddesi uygulanmamaktadır. Tek taraflı ısrarlı takip de dahil olmak üzere kadına karşı sistematik şiddet söz konusu olduğunda TCK’nın 96. maddesinin etkin bir biçimde uygulanması için tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz.”