Kadınların Eylemleri Sürüyor...

Eşitlik İçin Bodrum Kadın Platformu'nun çağrısıyla Bodrum Belediye Meydanı’nda biraraya gelen kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nin feshi tartışmalarına basın açıklamasıyla tepki göstererek sözleşmenin uygulanmasını istediler. 

2002– 2020 arasındaki kadın cinayeti sayılarını gösteren grafiği pankart olarak taşıyan kadınlar, “Haklarımızdan, kararlarımızdan, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” sloganları attılar. 

Basın açıklamasını platform üyeleri adına Belgin Koç okudu. Açıklamada şu ifadeler dile getirildi:

“İstanbul Sözleşmesi'nin tarafıyız. Nedeni şu elimizdeki tabloda görülmektedir. Okuduklarınız bu ülkede kadınlar olarak nelere maruz bırakıldığımızın açıklaması,  yaşamlarımız ile ödediğimiz bedellerin korkutucu boyuttaki ifadesidir. Tablodaki rakamlar; kadının, yaşamın, varoluşun yok edilmesini, insanlık dışı bir belge olarak ortaya koymaktadır. Burada 15.690 erkeğin, 15.690 kadını öldürdüğü bir Türkiye'den bahsediyoruz. 

Bilinen adıyla “İstanbul sözleşmesi”, asıl adıyla “Kadına yönelik şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi Sözleşmesi’nin” kapsamı, işte bu utanç tablosundaki rakamlara indirgenen her bir kadının yaşam hakkının, amasız- fakatsız korunması, savunulmasıdır. Bugün Akit gazetesi üzerinden örgütlenen ve sözleşmenin iptalini hedefe koyanlar, kadınlara yönelik bir saldırı geliştiriyorlar. Hiç kimse tacizi, tecavüzü, sistematik şiddeti ve ölüme varan şiddeti ortadan kaldırmayı ana amacı edinmiş bir sözleşmeyi bertaraf edemez. Biz kadınlar bu ülkenin yarısıyız; yönetim kademelerindeki yetki sahibi erkek gücü ile bu güce kadın üzerinden baskı koyan diğer bir grup erkek; kendi ihtiyaçları, kendi inançları ve gelenekleri üzerinden kadınlara-çocuklara yönelik şiddet önleyen anlaşmayı ortadan kaldıramaz. Bu ülkenin kadınları kendileri için bu sözleşmeyi vazgeçilmez olarak tanımlıyor ve sahip çıkıyorlar. Bu sözleşme, uzun yıllar Dünyada ve Türkiye'de verilen kadın mücadelesi sonucu kabul edilmiş bir sözleşmedir. Bu sözleşme ile ülkeler ve iktidarlar; yaşam hakkından başlamak üzere her türlü şiddeti, tecavüzü, tacizi ve kadınlara uygun görülen ayrımcılığı ortadan kaldırma sorumluluğunu üstlenmiştir. Bu sorumluluk ve yükümlülük devletlerin ve iktidarların tartışmaya dahi açamayacağı bir yükümlülüktür.

Üstlendiğiniz sorumluluk ve kabullendiğiniz sözleşme şartlarının iptal edilmesi görüşme ve tartışmalarına son vermek zorundasınız, çünkü kazanımlarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Daima ve her an şiddete karşı, tecavüze karşı, aşağılanmaya ve ayrımcılığa karşı mücadele edeceğiz.”