Sosyal Medya Fenomenlerine Yüklendi

Gazetecilerin diziden neden ayrıldınız sorusuna “2 yıllık bir aram oldu film ve dizilere. Mehmet Bozdağ çok yakın, sevdiğimiz dostumuz. Kuruluş Osman dizisinin çok başarılı bir proje olduğuna inandığım için o projeyi kabul ettim. Rolümün karakteri olarak 1 sezonluk anlaşmamız vardı. Çok yorucuydu ama çok keyifli bir çalışma oldu. Türkiye’nin en çok izlenen dizilerinden birisiydi. Önümüzdeki sezonda bir iki proje var görüştüğümüz. Benim en çok dikkat ettiğim şeylerden biri, iyi bir senaryo. Her yerde söylediğim bir söz vardır star senaryodur diye. İyi bir senaryo, iyi bir ekip, iyi bir kanalla da harika işler çıkıyor” şeklinde konuştu.

Oyunculuktaki dönüm noktasının “Aynalı Tahir” değil “Kaybolan Yıllar” dizisi olduğunu açıklayan Hünel, açıklamalarına şöyle devam etti:

“İzleyenler beni Aynalı Tahir dizisinden hatırlayacaklar fakat benim için dönüm noktası, 2006 yılında çok severek ve keyifle çektiğimiz Türkiye’de çok izlenen ve Ortadoğu’da da çok büyük ses getiren ‘Kaybolan Yıllar’ dizisiydi. Hem işleyiş, hem senaryo hem de teknik olarak benim de oyunculuğumu severek yaptığım rollerden biriydi. Aksiyon dizilerini daha da çok seviyorum.”

Şimdiki dizi setleriyle geçmişteki dizi setleri arasındaki farkı da anlatan usta oyuncu Hünel, şu ifadelere yer verdi:

“Geçmiş yıllarda biz küçücük ekiplerle çalışıyorduk. Totalde ekibin 4 aracı vardı. Şimdiye bakıldığında çekimlere ordu gibi gidiyoruz. 5 tane karavan, 1 tane jeneratör, 2 tane ışık arabası falan 20 araçlık bir ekiple çıkılıyor artık çekimlere. Bu dönemdeki oyuncu arkadaşlarımız şanslı aslında. Bize biraz geç geldi, biraz zorlukları çektik ama o zorluklar da bize tecrübe kattı.”

SOSYAL MEDYA FENOMENLERİ FAST FOOD GİBİ...

Sosyal medya fenomenleri ve Youtuberların dizi ve sinema filmlerinde rol almaları hakkındaki soruları da yanıtlayan Hünel, “Tüm dünya buna doğru kayıyor. Herkes artık ünlü, herkesin sosyal mecralarda kanalları var. Herkes dizi çekebiliyor video kanallarında. Sosyal medya fenomenleri gelişti. Andy Warhol’un bir sözü var “herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacak” diye. Şu anda bu dönemi yaşıyoruz. Herkesten oyuncu olur mu? Oyuncu olduğu zannedilebilinir. Çünkü oyunculuğun bir eğitimi var, bir tecrübesi var. Şöyle örnek vereyim nasıl fast food’lar çıktı yıllar önce. Televizyonculuğunda böyle bir fast food kültürü var. Ben beğenmiyorum, zaten fast food’unda çabuk tüketilen bir durumu olduğu için çabuk tüketiliyor, çabuk unutuluyor. Sabun köpüğü gibi çabuk başlıyor, çabuk köpürüyor ve çabuk unutuluyor. Kaliteli ve düzgün oyuncular, teknik ekip ve senaristler ise yıllarca kalıyor. Allah herkesin yolunu açık etsin. Bana göre youtuber ve sosyal medya fenomenleri kendi alanlarında başarılılar. Kendi mecralarında sınırlı kalmalılar diye düşünüyorum. Önemli olan çok ünlü olmak değil, önemli olan ünlülüğünün devamını getirebilmek” dedi.