Şu Şezlong Meselesi!

Şu Şezlong Meselesi!

Ulusal medyanın her sene başında hortlayan Bodrum takıntısı bu sene de hortladı. Malum konu şezlong ücreti.

Türkbükü’nde bir otelin şezlong tarifesi günlerdir konuşuyor.

Peki bu fahiş fiyat Bodrum mu demek? 

Ne o otelin, ne de o paraları ödeyen müşterilerin Bodrum’la yakından uzaktan ilgisi yok. Kazandıkları ya da harcadıkları para Bodrum’a girmiyor. Sadece Bodrum üzerinden para kazanıyorlar. Bu parayı veren kişi tamamen kendi reklamını yapmak için ödüyor. Tıpkı lahmacuna 95 lira verdiği gibi.

Bu fahiş ücret, ödedikleri para onların reklamı aslında. 

Ama ulusal medya konuyu Bodrum’un tamamına getirip, sanki Bodrum bu kadar pahalı gibi bir algı yaratmak istiyor.

Bir ara Gündoğan’da oturdum. O zaman Gündoğan Belediye Başkanı olan İbrahim Bilgi, sahilde ki tüm şezlongları ücretsiz yapmıştı. Hiçbir işletme bu şezlongları işgal edemiyordu. Daha sonra birçok belde belediyesi de aynı şeyi yaptı.

Zaten kanuna göre kıyı ve iskeleler kamu malı, yani hepimizin. “Biz buraya işgaliye ödedik” dediklerine bakmayın. İşgaliyenin tanımı cezadır. Adı üstünde orayı işgal ettiği için ceza ödüyor, kira falan değil. Yani siz gidip o kıyıyı, iskeleyi kullanmak isterseniz kullanırsınız. Ama işte güvenlikle, denize konan bariyerle hukuksuzca işgal edenler halkı oraya sokmayıp çuvalla para kazanıyor, bir de kendi reklamını yapıyor.

Tekrar gelelim fiyatlara…

Bodrum’da bu saçma fiyatlar yok. Bu fiyat sadece tek bir alanda toplanmış işletmelerin fiyatı. Asla Bodrum’a genellenemez.

Bodrum’da günde 30 lira harcayarak denize girebilirsiniz. Hatta deniz kenarındaki birçok işletme sadece harcama sınırı koyar. Bu da 30’la 150 lira arasındadır. Bu fiyat içinde şezlong, deniz, iskele kullanımı yoktur. Sadece yediğinizi içtiğinizi ödersiniz. Üstelik her bütçeye göre mekan bulmak mümkün.

O yüzden bu saçma fiyatları Bodrum’a mal etmeye kalkanlara itibar etmeyin. Hatta Bodrum olarak top yekün bu karalama kampanyasına karşı duralım. Hepimizin zaten morale ihtiyacı var. Oldukça zor geçmeye aday bir sezonda bir de bu saçmalıklarla canımızı sıkmayalım