Vinç Kazası Davası Sonuçlandı!

Bodrum’da geçtiğimiz yıl 1 kişinin ölümü, 3 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan iş kazası ile ilgili dava sonuçlandı. Davada tutuksuz yargılanan sanıklardan 2’sine 18’er bin, 2’sine ise 12 bin 100’er TL para cezası verildi. Müştekiler ve avukatı ise karara tepki göstererek, davayı bir üst mahkemeye taşıyacaklarını dile getirdiler.

Vinç Kazası Davası Sonuçlandı!

17 Aralık 2019 günü, Midtown Alışveriş Merkezi'nin dış cephesinde, akşam saatlerinde yürütülen yılbaşı süsleme çalışmasında kullanılan vinç, yaklaşık 35 metrelik yüksekten Metro AVM’nin olduğu alana düşmüş, kaza sonrası vincin üzerindeki sepette bulunan evli bir çocuk babası Sefer Akdaş (35) olay yerinde yaşamını yitirmiş, yine sepette bulunan Serdar Karabatak (32) ile vinç üzerindeki İlhan Enes Demir (25) ve Ü.T.(44) ise yaralanmıştı.

Olayla ilgili Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava sonuçlandı. Tutuksuz yargılanan vinç operatörü Ünal T. ve vinç firması sahibi Hüseyin G.’ye taksirle bir kişinin ölümüne, bir kişinin de yaralanmasına sebep oldukları gerekçesiyle 18’er bin TL, AVM'nin iş güvenliği uzmanı Levent T. ve AVM sorumlusu Coşkun A.’ya da 12 bin 100’er TL para cezası verildi. 

“BİLİRKİŞİ RAPORLARI BİRBİRİYLE TAMAMEN ÇELİŞİYOR”

Hukuki süreç ile ilgili basın mensuplarına açıklama yapan müştekilerin avukatı Görkem Doğan, şunları söyledi:

“Bu olay neticesinde savcılık tarafından başlatılan soruşturmada; olayın hemen ertesi günü kusur yönünden bir bilirkişi raporu temin edilmiş, bu raporun ardından da yine savcılık tarafından bu raporun yeterli olmadığı değerlendirilerek dosya resen İzmir’deki Cumhuriyet Başsavcılığına tebliğ edilmiştir. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan ikinci bir kusur bilirkişi raporu sonucunda savcılıkça bu iki raporun değerlendirilmeye alınacağı dikkate alınmış ve dosya Ağır Ceza Mahkemesi’ne teslim edilmiştir. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk yargılamada hem müşteki taraf olarak bizler, hem de sanık müdafileri, yargılanan sanıkların avukatları, bu iki bilirkişi raporunun karar vermeye elverişli olmadığını özellikle belirtmişlerdir. Bizlerin de bu yönde talebi olmasına rağmen mahkemece ilk duruşmada yeni bir bilirkişi raporu alınması ve olay mahallinde keşif yapılması talebi reddedilmiştir. Biz bu taleplerimizi ikinci celsede de ifade ettik. Mevcut kusur bilirkişi raporlarını birbirleriyle tamamen çeliştiğini mahkemeye izah etmeye çalıştık. Mahkeme ikinci duruşmadaki değerlendirmesinde de bu taleplerin reddine karar vermiştir. Halbuki ilk alınan kusur bilirkişi raporunda vefat eden tali kusurluyken ikincide asli, bir kısım sanıklar kusursuzken ikinci raporda asli kusur dağılımı yapılmış. İki rapor arasında birbiriyle tamamen çelişkili kusur değerlendirmesi yapılmıştır. Biz bunların hatalı olduğunu defalarca mahkemeye iletmemize rağmen mahkemece bu değerlendirilmemiş, üçüncü duruşmada bizim tam olarak anlamlandıramadığımız şekilde alelade karar verme yoluna gidilmiştir.”

“BU KARAR VİCDANLARI SIZLATMIŞTIR!”

Kararın kendilerini üzdüğünü anlatan Görkem Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu karar neticesinde asli kusurlu olan 2 sanığa 18 bin TL adli para cezası, tali kusurlu olan diğer 2 sanığa 12’şer bin TL adli para cezasına hükmedilmiştir. İnsan hayatı bu kadar değersiz ve kıymetsiz olmamalıdır. Bu karar vicdanları sızlatmıştır, hakka ve hukuka aykırıdır. Biz bu hakkın aranması için mücadelemizi sürdüreceğiz. İlk olarak İzmir’de Bölge Adliye Mahkemesi, akabinde de diğer kanun yollarına sonuna kadar müracaat edeceğiz. İç hukuk tükendiği anda dış hukuka müracaat edeceğiz. Bizim bir de bu dosyada anlamlandıramadığımız diğer konu; mahkemece kararın en hızlı şekilde verilmeye çalışılmasıdır. Dün bizim bu kısa kararı mahkemeden teslim almamıza rağmen, dün sabahtan duruşmaya girdik, aynı günün öğleden sonrasında bu kez gerekçeli kararın hazırlandığına şahit olduk. Usulde, teamülde bunu görmemizin imkanı yok. Bir Ağır Ceza Mahkemesi kısa kararını açıkladığı gün gerekçeli kararını da dosyaya sunmaz. Ama maalesef usulde görmeye alışık olmadığımız durumları biz bu dosyada yaşamaya devam ediyoruz.”

“BİR İNSANIN CANININ BEDELİ 18 BİN TL Mİ?”

Kazada yaşamını yitiren Sefer Akdaş’ın eşi Türkan Akdaş ise kararla ilgili düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi;

"Bir insanın canının bedeli 18 bin TL mi? Adalet Bakanlığı’na soruyorum. Dava boyunca 3 duruşmaya da aynı hakim katıldı. Bu duruşmada neden hakim değişti ve neden bu kadar acele bir karar alındı? Adaletin yerini bulmasını istiyorum. Suçlular cezasını çeksin istiyorum.”

Olaydan yaralı kurtulan İlhan Enes Demir ise duygu ve düşüncelerini şu sözlerle ifade etti:

“Konuşacak çok şey var ama adaletin güçlünün yanında olduğunu bir kez daha anladık. Suçluların cezasını çekmesini temenni ediyoruz. Bunun için mücadelemize devam edeceğiz.”