Yıkım Çalışmaları Güvercinlik'ten Başlıyor!..

Bodrum Belediyesi ekipleri, kaçak olduğu gerekçesiyle yıkımına karar verilen 4 binanın yıkımı için Güvercinlik Mahallesi’ne gitti. Binanın yıkımı, mal sahipleriyle yapılan görüşmelerin ardından binanın tahliye edilmesi için süre verilerek önümüzdeki haftaya ertelendi

Yıkım Çalışmaları Güvercinlik'ten Başlıyor!..

Bodrum Belediyesi ekipleri, kaçak olduğu gerekçesiyle yıkımına karar verilen 4 binanın yıkımı için Güvercinlik Mahallesi’ne gitti. Binanın yıkımı, mal sahipleriyle yapılan görüşmelerin ardından binanın tahliye edilmesi için süre verilerek önümüzdeki haftaya ertelendi. 

Bodrum Belediyesi, kaçak bina ve yapıların yıkım işlemlerine başladı. Önceki gün Güvercinlik Mahalllesi’nde kaçak olduğu gerekçesiyle yıkım kararı verilen 4 binadan birinin yıkımını gerçekleştirmek üzere ekipler bölgeye gitti. Kırıcı iş makinaları ve kepçeler ile binanın önüne kadar gelen ekipler, ilk yıkım işlemlerinin yapılacağı binanın tahliyesini beklemeye başladılar. 

Yıkılacak binanın sahibi Şafak Tan Öztürk, bina yıkımı için bildirimin bir gün önce yapıldığını ve bina içindeki mutfak mobilyaları, kapı ve pencereleri sökmeye devam ettiklerini ifade ederek tahliye için 3 gün izin istedi. Yapılan görüşmeler sonunda binanın yıkımı önümüzdeki haftaya ertelendi. 

Yıkılacak binanın sahibi Şafak Tan Öztürk, bina ile ilgili yaşadıkları süreci şu şekilde anlattı; 

“Güvercinlik Mahallesi’nde Türkiye Cumhuriyeti Devleti bize yer sattı. Devletin garantisi altında orman vasfını yitirmiş 2B arazilerini bize arsa fiyatı üzerinden sattı. Bizden arsa fiyatını aldı. 10 yıl önce arsa diye aldığımız bu arazilere tarla tapusu verdi. O dönemin muhtarı, yetkilileri ile birlikte Kaymakam, Vali Bey, Milli Emlak gibi gitmediğimiz yer kalmadı. SPK’ya gidip özel fiyatlar belirledik. Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon da biliyor fiyatları belirledik. Fakat biz bir türlü bu tapuların tarla tapusu olmaması gerektiğine kimseyi ikna edemedik. Belediyemize de defalarca gittik. Orada bizim bir imarımız olup olmadığını sorduk. Fakat kimse bize sahip çıkmadı. İmar Barış’ı çıkınca ve süreçte uzatılınca biz de bunu yanlış anladık vatandaş olarak. Biz de bu süreci yanlış anlayıp yanlış bir uygulamaya gittik ama gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz tamamı da yanlış olur. Biz de onun altında yanlış izlemeye devam ettik ve bu hale geldik” dedi.

BELEDİYE YETKİLİLERİ SON DERECE KARARLI, CİDDİ VE POZİTİF

Şafak Tan Öztürk, Bodrum Belediyesine gittiğinde yıkım kararının kendisine tebliği edildiğini ifade ederek konuşmasını şu şekilde sürdürdü;

“Başkan Yardımcısı Turgay Kaya Bey ile görüştük. Kendisi son derece kararlı ve son derece ciddi ve çok pozitif bir görüşme yaptık. Belediye son derece haklı. Zaten yıkım yapılacağını biliyorduk. Şu ana kadar Belediye ekipleri ile aramızda herhangi sıkıntılı bir diyalog ya da durum olmadı. Olması da mümkün değil, ama ne olur yukarılarda yönetici olan insanlar şunu bilsinler; bize yapılan bu haksızlık 2B ile başladı. Bütün bu işlerin başlangıcı 2B’dir. Biz daha sonra nereye başvur değilsek bir çare bulamadık. Sonuçta biz de kendi kafamızdan bir iş yaptık. Neticede de cezasını görüyoruz.”

Güvercinlik'te benzer durumda 183 dosya olduğunu ve bunların tamamımın yıkılacağını söyleyen Öztürk, ilk başta dört binanın yıkım işlemlerinin yapılacağını kaydetti. Öztürk, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından imar barışı başvurularının iptal edildiği ve o nedenle yıkım kararı çıktığını ifade ederek; 

“Sonuç şudur; bu ülkede on yıl önce 313 metrekare tarla 117 bin lira yapıyorsa zaten bir sıkıntı yoktur bu ülkede. Mümkün mü bu kadar metrekare bir tarlanın 117 bin lira olması? Yazık yani bu kadar uğraşmaya değmez. İlk önce para yatır dediler biz yatırdık. Sonra tapumuz geldi ve bir baktık tarla. O zaman tarla olmasına itirazda bulunduk. Düzeltiriz dediler. Ama hiçbir sonuç alamadık. Çok iyi bir imalat yaptık aslında. Yazık oldu. Sağ olsunlar Belediye yetkilileri tahliyenin devam ettiğini gördüler ve bize üç gün daha müsaade ettiler. Salı günü yıkacaklar” dedi.

Şafak Tan Öztürk kendi binasının yıkılmasına diyecek bir şey olmadığını ancak burada yüzlerce mağdur insan olduğunu söyleyerek, en azından onların sorunlarını çözmeleri için yetkilere “Ben burayı kendim yıkayım. Hatta birilerine de mesaj olsun. Fakat yüzden fazla mağdur insan olacak burada. Onların sorunlarını bari çözün. Hatta beni şikayet eden arkadaşımın evini de yıkmasınlar, onun sorunu da çözülsün” şeklinde konuştu.

BELEDİYE YETKİLİLERİ GÖREVLERİNİ YAPIYOR

Yapılan evlerin, ne imara, ne Bodrum mimarisine uygun olmadığını, bazı evlerin 4-5 kata kadar çıktığını, hatta karayolunun üzerine kadar uzatılan evler olduğunu dile getiren Öztürk, “Böyle çarpık yapılaşma var burada. Şu andaki yöneticiler de bunu cansiperane olarak düzeltmeye çalışıyorlar. Doğru farkındayım, burayı korumak çok güzel bir şey. Ama sorun devlet ile Güvercinlik’te arsa diye bana arazi satmış, sonra da tapusuna tarla demiş. Tamam burada bizim suçumuz var. Biz Suçluyuz. Cezamı da gördüm göreceğim kadar. Paramızı yatırdık Çevre İl Müdürlüğü’ne yandı, şu an 37 bin lira ceza yazmış belediye ödeyeceğiz. Yıkım parasını istiyor onu da ödeyeceğiz. Tamam bunların hepsi suç. Tamam da devletin hiç mi suçu yok. Konuşacak bir şey yok. Belediyeden gelen arkadaşlarıma da çok teşekkür ediyorum. Burada hiçbir şekilde kötü muamele görmedik. İnsani davranıyorlar ve onlar görevlerini yapıyorlar. Salı gününe gelip burada yıkacaklar. Konu buysa yıkılsın hiçbir sıkıntı yok ama sorunun kaynağı başka” dedi.