YÖRÜKLERİN GÖÇ YOLCULUĞU SÜRÜYOR
Kışı Ege ve Akdeniz sahillerinde geçiren Yörüklerin yaylalara göçü sürüyor. Muğla'nın...
Kışı Ege ve Akdeniz sahillerinde geçiren Yörüklerin yaylalara göçü sürüyor.
Muğla'nın Fethiye ilçesinde düzenlenen şenlikte, geleneksel Yörük göçü canlandırıldı.
Muğla ve ilçelerinde yaşayan Yörükler, atalarından kendilerine miras kalan kültürlerini yaşatmak için mücadele ediyorlar.
Göçerlerin son temsilcileri olan ve yaz mevsimini Muğla, Burdur, Isparta, Antalya, Mersin ve Fethiye'nin yaylalarında geçiren Yörüklerin ilkbahar mevsimiyle başlayan zorlu yolculukları sürüyor.
At, deve, koyun, eşek ve keçileriyle ovalardan yaylalara, yaylalardan sahillere göçerek geleneklerini sürdüren Yörükler, yaşatmaya çalıştıkları kültürleri ile yerli ve yabancı araştırmacıların ilgi odağı olmaya devam ediyor.
Muğla'nın Fethiye ilçesine bağlı Obalar köyü Beşkaza Yaylası'nda Yörük Kültür Şenliği düzenlendi.Şenliğe Burdur, Isparta, Antalya, Muğla ve Fethiye'de yaşayan Yörükler ile aileleri katıldı.
Şenliğe katılan ve Yörük çadırında bir süre oturan Muğla Valisi Ahmet Altıparmak, yaptığı açıklamada, Fethiye'nin Boğalar köyünde Yörük kültür şenliğinin 13 yıldır yapıldığına işaret ederek, ''Yörük kültürünün en yoğun yaşandığı bölge burası. Burdur, Isparta, Denizli, Antalya ve Muğla'da yaşayan Yörüklerin göç ettiği bölge burası. Yörük kültürü, bir yaşam tarzı. Bu kültürü yaşatmakta yarar var. Bu kültür alternatif turizm için önemli bir aktivite. Bu kültürün yaşaması için elimizden gelen desteği sağlayacağız'' dedi.
Vali Altıparmak, bu etkinliklerin yapıldığı yerlere turistik turlar düzenlenebileceğine işaret ederek, ''Böyle bir çalışma çok da güzel olur. 3 milyon yabancı, 4 milyon yerli turistin geldiği bölgede turistin böyle bir etkinliğe katılmaması düşünülemez. Yörüklerin yolculuğunun belgesel yapılması gerekli. Bu kültür kaybolmadan belgelere dökmemiz lazım'' diye konuştu.
Toroslar Yörük Türkmen Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Küçükyaman ise Yörüklerin göçünün yaylanın uzaklığına göre değişkenlik arz ettiğini belirterek, şunları söyledi:
''Yörüklerin yaşamının ayrılmaz bir parçası hayvancılık. Yörükler, göç sırasında yaylada uzun süre kalmak ister. Bunun en önemli nedeni hayvanların yaylada iyi beslenebilmesi. Yörüklerin göç yolculuğu bölgelere göre değişse bile ortalama 30 ila 45 gün sürüyor. Orta Toroslar'da Isparta, Konya gibi yerlerde de yaylaya göçerken hayvanlarını otlatarak gitmek, 1 gün fazla otlatmak, Yörükler için kazanım olarak görülür. Yörüklerin bir kısmı kar düşene kadar yaylalarda kalıyor. Yaşadıkları doğal ortam ve doğal gıda ürünleri kullanmaları dolayısıyla Yörüklerde yaş ortalaması ülkemiz yaş ortalamasının üzerinde. Tespitlerimize göre, Yörüklerin yaşam süresi ortalama 80 yıl.''
Yörük kültür şenliğinin düzenlediği köyün sakinlerinden Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa ise Yörük şenliğinde geçmişe dair özledikleri her şeyi yeniden yaşadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Bizim yaşımızdakiler, bizden daha gençler, bizim çocukluğumuzun hatıralarını yaşamak için geliyor. Burada eski yaşamı canlandıran çadırda kurulmuş ilk Yörük müzesi ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor. Bu eski kültürde yardımlaşma var, dayanışma var, ayrışma yok birleşme var.
O bakımdan bu kültürün insanlarımızı bugünkü şartlarda da birleştirecek kaynaştırma unsuru olarak da yaşatılabileceğini düşünüyoruz. Burada hiçbir suni seçim yok, ayrımcılık yok. Milletin tamamına burası açık. Siyaset erbabına, köylüye ve vatandaşa, herkese açık. Burada herkes geldiği zaman kendini buluyor, kendini görüyor, bu önemli. Bu ortamı sağladığımız için çok mutluyuz.''
Beşkaza Yaylası'nda düzenlenen Yörük Kültür Şenliği kapsamında unutulmaya yüz tutan geleneksel ''Yörük göçü'' de canlandırıldı. Yaklaşık 50 kadın, çocuk ve erkek tarafından canlandırılan göç sırasında, ovaya kurulan çadır yaylaya göç kararının alınmasının ardından söküldü ve develere yüklendi. Beşkaza Yaylası'na göç eden aileler, keçi, koyun, at, deve ve eşekleriyle yaklaşık 1 saat süren yolculuğun ardından Yörük Kültür Şenliği'nin yapıldığı bölgeye ulaştı.
Göç eden Yörükler, yaylaya gelişlerinde davul zurnayla karşılandı. Şenliğe katılanların seslendirdiği yöresel türküler ve oynanan oyunlar ilgi gördü.
Muğla'nın Fethiye ilçesinde düzenlenen şenlikte, geleneksel Yörük göçü canlandırıldı.
Muğla ve ilçelerinde yaşayan Yörükler, atalarından kendilerine miras kalan kültürlerini yaşatmak için mücadele ediyorlar.
Göçerlerin son temsilcileri olan ve yaz mevsimini Muğla, Burdur, Isparta, Antalya, Mersin ve Fethiye'nin yaylalarında geçiren Yörüklerin ilkbahar mevsimiyle başlayan zorlu yolculukları sürüyor.
At, deve, koyun, eşek ve keçileriyle ovalardan yaylalara, yaylalardan sahillere göçerek geleneklerini sürdüren Yörükler, yaşatmaya çalıştıkları kültürleri ile yerli ve yabancı araştırmacıların ilgi odağı olmaya devam ediyor.
Muğla'nın Fethiye ilçesine bağlı Obalar köyü Beşkaza Yaylası'nda Yörük Kültür Şenliği düzenlendi.Şenliğe Burdur, Isparta, Antalya, Muğla ve Fethiye'de yaşayan Yörükler ile aileleri katıldı.
Şenliğe katılan ve Yörük çadırında bir süre oturan Muğla Valisi Ahmet Altıparmak, yaptığı açıklamada, Fethiye'nin Boğalar köyünde Yörük kültür şenliğinin 13 yıldır yapıldığına işaret ederek, ''Yörük kültürünün en yoğun yaşandığı bölge burası. Burdur, Isparta, Denizli, Antalya ve Muğla'da yaşayan Yörüklerin göç ettiği bölge burası. Yörük kültürü, bir yaşam tarzı. Bu kültürü yaşatmakta yarar var. Bu kültür alternatif turizm için önemli bir aktivite. Bu kültürün yaşaması için elimizden gelen desteği sağlayacağız'' dedi.
Vali Altıparmak, bu etkinliklerin yapıldığı yerlere turistik turlar düzenlenebileceğine işaret ederek, ''Böyle bir çalışma çok da güzel olur. 3 milyon yabancı, 4 milyon yerli turistin geldiği bölgede turistin böyle bir etkinliğe katılmaması düşünülemez. Yörüklerin yolculuğunun belgesel yapılması gerekli. Bu kültür kaybolmadan belgelere dökmemiz lazım'' diye konuştu.
Toroslar Yörük Türkmen Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Küçükyaman ise Yörüklerin göçünün yaylanın uzaklığına göre değişkenlik arz ettiğini belirterek, şunları söyledi:
''Yörüklerin yaşamının ayrılmaz bir parçası hayvancılık. Yörükler, göç sırasında yaylada uzun süre kalmak ister. Bunun en önemli nedeni hayvanların yaylada iyi beslenebilmesi. Yörüklerin göç yolculuğu bölgelere göre değişse bile ortalama 30 ila 45 gün sürüyor. Orta Toroslar'da Isparta, Konya gibi yerlerde de yaylaya göçerken hayvanlarını otlatarak gitmek, 1 gün fazla otlatmak, Yörükler için kazanım olarak görülür. Yörüklerin bir kısmı kar düşene kadar yaylalarda kalıyor. Yaşadıkları doğal ortam ve doğal gıda ürünleri kullanmaları dolayısıyla Yörüklerde yaş ortalaması ülkemiz yaş ortalamasının üzerinde. Tespitlerimize göre, Yörüklerin yaşam süresi ortalama 80 yıl.''
Yörük kültür şenliğinin düzenlediği köyün sakinlerinden Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa ise Yörük şenliğinde geçmişe dair özledikleri her şeyi yeniden yaşadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Bizim yaşımızdakiler, bizden daha gençler, bizim çocukluğumuzun hatıralarını yaşamak için geliyor. Burada eski yaşamı canlandıran çadırda kurulmuş ilk Yörük müzesi ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor. Bu eski kültürde yardımlaşma var, dayanışma var, ayrışma yok birleşme var.
O bakımdan bu kültürün insanlarımızı bugünkü şartlarda da birleştirecek kaynaştırma unsuru olarak da yaşatılabileceğini düşünüyoruz. Burada hiçbir suni seçim yok, ayrımcılık yok. Milletin tamamına burası açık. Siyaset erbabına, köylüye ve vatandaşa, herkese açık. Burada herkes geldiği zaman kendini buluyor, kendini görüyor, bu önemli. Bu ortamı sağladığımız için çok mutluyuz.''
Beşkaza Yaylası'nda düzenlenen Yörük Kültür Şenliği kapsamında unutulmaya yüz tutan geleneksel ''Yörük göçü'' de canlandırıldı. Yaklaşık 50 kadın, çocuk ve erkek tarafından canlandırılan göç sırasında, ovaya kurulan çadır yaylaya göç kararının alınmasının ardından söküldü ve develere yüklendi. Beşkaza Yaylası'na göç eden aileler, keçi, koyun, at, deve ve eşekleriyle yaklaşık 1 saat süren yolculuğun ardından Yörük Kültür Şenliği'nin yapıldığı bölgeye ulaştı.
Göç eden Yörükler, yaylaya gelişlerinde davul zurnayla karşılandı. Şenliğe katılanların seslendirdiği yöresel türküler ve oynanan oyunlar ilgi gördü.
