ZAMANIN RUHUNU YAKALAYAN KARİYER PLANLAMASI

TED Bodrum Koleji, Kariyer Planlama Süreci kapsamında yürüttüğü çalışmalardan biri...

ZAMANIN RUHUNU YAKALAYAN KARİYER PLANLAMASI
TED Bodrum Koleji, Kariyer Planlama Süreci kapsamında yürüttüğü çalışmalardan biri olan Meslek Tanıtım Günü’nü bir panelle açtı.

Zamanın Ruhunu Yakalayan Kariyer Planlaması temalı panelin moderatörlüğünü okulun PDR Uzmanı Barış Aygener yaptı. Panele işletmeci, sosyal girişimci Gülten Kavurmacıoğlu Geleceği Tasarlamak, Kişisel Gelişim Uzmanı Atiye Önür Kariyer: Kimin İçin', bankacı, kariyer koçu Hilal Oğuzer 21.yüzyılda Kariyer Fırsatları ve Seçenekleri ve 11. sınıf öğrencisi Ege Çetin Belirsizlikler Dünyasında Kararlı Olmak başlıklı konuşmalarıyla katıldı.

Aygener, paneli açarken “Ülkemizde meslek seçimi, rastlantısal faktörlerle yapılıyor, ne yazık ki. Halbuki kariyer planlama işi küçük yaşlarda başlamalı. Öğrencinin doğası keşfedilmeli, ilgi, merak ve yetenekleri bilimsel test, anket ve envanterlerle saptanmalı, sahip olunan doğa akademik yetkinliklerle donatılmalı, sonrasında söz konusu tercih çeşitli yaşam deneyimleri ve meslek gözlemleriyle test edilmeli. Ancak böylesi bilinçli bir planlamayla birey mutlu ve başarılı olabilir, yine böylesi bir planlamayla toplumsal gelişmenin önü açılabilir” diye konuştu.

Aygener’in açış konuşmasının ardından sözü Oğuzer aldı. Oğuzer, “Kariyer planlama yolculuğunun bilimsel bir bakışla ele alınması gerekiyor, çünkü yaşamın gerçekleri var, bu gerçekler karşısında bireyin ilgi ve yetenekleriyle, toplumun ihtiyaç ve beklentilerini harmanlamak ve zamanın gereklerini gözetmek gerekiyor. Günümüzde meslek algıları değişiyor, artık mesleklerin yerini becerilerin aldığı dile getiriliyor. Becerilerle donanmalıyız. Dolayısıyla kendimizi adeta bir proje gibi düşünerek hazırlamamız gerekiyor. Ben buna Proje Ben diyorum. Kendimizi yavaş yavaş becerilerle donatarak günü yakalayacak bir biçimde inşa etmemiz gerekiyor. Bu piyasanın çocuğu, ailenin robotu ya da gerçekleri gözetmeyen bir benmerkezci insan olmak anlamına gelmiyor. Bireyden hareket eden ve her bir değişkenin hakkını veren bir farkındalıkla kariyer planlamasını yapılandırmak anlamına geliyor” dedi.

Geleceği tasarlamanın önemini vurgulayarak söze giren Kavurmacıoğlu “Kariyer planlamasının birey merkezli ve kişiselleştirilmiş bir biçimde yapılması önemli. Bunun için de bireyin kendisini tanıması gerekiyor. Bu tanıma ilk çocukluk yıllarını da içerecek bir genişlikle mümkün. Çocukluk yıllarında kendi kendinizle kaldığınızda neler yapıyordunuz, örneğin ben çizimler yapıyordum. Profesyonel yaşamımda da en önemli toplantılarda yanı başımda hep bir karalama kağıdım vardı. Sonradan bu eğilimimi fark ettiğimde çocuk kitapları çizerliği işine soyundum. Bireyin kendisini dürüstçe tanıması çok önemli. Diğer bir nokta işi aşkla ve tutkuyla yapmak. İnanın bana işinizi aşkla ve tutkuyla yaptığınızda mutlaka iz bırakan biri olacaksınız. Son olarak da metanetin yani dayanıklılığın önemini vurgulamalıyım. Elbette yaşamda her şey istediğiniz gibi, istediğiniz zamanda olmayacak, işte bu noktada sizi ayakta tutup motive edecek ve tekrar aşkla ve tutkuyla işinize bağlayacak olan dayanıklılığınız olacak” dedi.

Önür “Kariyer planlamasına geleneksel insan kaynakları uzmanlarından farklı bakıyorum. İnsanı merkeze almak gerektiğine inanıyorum. Siz gençler, kendinizden kendi doğanızdan hareket etmelisiniz. Çevrenizden o kadar çok uyaran geliyor ki… Bunları biliyorum; ailenizden, öğretmenlerinizden, sosyal çevrenizden, piyasanın sözcülerinden… Fakat sizden ricam, bu seslerin her birini susturarak sakinleşmeniz ve kendi içinize yönelmeniz. Sizi mutlu ve başarılı yapacak olan kendi kaynağınızdan gelecek olan o sestir” diye konuştu.

TED Bodrum Koleji 11. sınıf öğrencisi Ege Çetin ise “Dünya belirsizliklerle dolu, bu belirsizlikler karşısında bizden beklenen hedefli olmak, kararlı olmak. Gerçekten zor bir sürecin içindeyiz. Fakat bu dönemi bir fırsata dönüştürmek elimizde. Hazır meslek kalıplarının dışında kendimizi ortaya koyacağımız, adeta kendi mesleğimizi yaratacağımız bir dönemdeyiz. Kendi doğamızın, okulda kazandığımız bilgi ve becerilerin farkına varmalıyız ve elbette zamanın ruhunu yakalamamız gerekiyor. Bu durumda fırsat kapıları açılacaktır, diye düşünüyorum” dedi.

Emekliliğin ortadan kalkacağı, diplomaların raf ömrünün beş altı seneyle dolacağını göreceğimiz ilerleyen senelerde, çoğul mesleklerin belirleyici olacağını belirten Aygener, insanı merkeze alan bir kariyer planlamasıyla gençler için belirsizliklerle dolu dünyada büyük fırsatların doğacağını belirterek paneli sonlandırdı.