Bodrum’da Diyabet Konferansı

Bodrum’da “Diyabet Önlenebilir” başlıklı bir konferans gerçekleştirildi.

Bodrum’da Diyabet Konferansı

Bodrum Belediyesi’nin katkılarıyla Karia Rotary Kulübü, Diyabetle Yaşam Derneği ve Diyabet Hemşireleri Derneği tarafından Bodrum Ticaret Odası Salonu’nda düzenlenen konferansın konuşmacıları; Uz. Dr. Özden Bahadır, Diyetisyen Banu Belkıs Güner, Psikolog Yağmur Akay, Fizyoterapist Bayşen Kacaroğlu, Diş Hekimi Aliye Muslu ve Karia Rotary Kulübü Dönem Başkanı Filiz Kulaklı idi.


 
Amaçlarının bu yılın sağlık konusu olarak ele aldıkları diyabetle ilgili farkındalığı arttırmak olduğunu ifade eden Karia Rotary Dönem Başkanı Filiz Kulaklı, bahsederek Kent Haber’e yaptığı açıklamada anket çalışmalarından da bahsederek şöyle dedi;

“Çok güzel bir çalışma başlattık, anketlerimiz devam etmekte. Hedeflediğimiz bin kişiye ulaşamadık ama anketlerimiz sürüyor. Anketlerde bireylerin günlük alışkanlıkları, sigara, aile öyküsü, beslenme biçimi, egzersiz gibi diyabetle ilişkili olan alışkanlıklarını sorguluyoruz ve puanlıyoruz. 8 soruluk bir anket. Bu anketin sonunda düşük, orta, yüksek ve çok yüksek olarak derecelendiriyoruz.”

3 ay önce anket yaptırdığı anket sonucunda yüksek riskli grupta yer alan Emekli Öğretmen Yüksel Bayraktar, şöyle dedi;

“Anketten sonra diyetisyene gittim. Aynı zamanda doktor kontrolüne girdim. Bu dönemde yürüyüş yaptım. Günde 6 bin yürümeye çalıştım. Diyetisyenin verdiği diyete uydum ve 8 kilo verdim. 3 ay sonra yaptırdığım ölçümlerde yüksek olan değerlerimin düştüğü görüldü.”

Diyabetin yönetilebilir olduğuna dikkati çeken konferans konuşmacılarından Banu Belkıs Güner, şu sözlere yer verdi;

“Tip 1 ve Tip 2 diyabet, yönetilebilir bir şey. Bunu yönetmek için bilmek gerekir. Bilgiyle yönetebiliriz. Beslenme bilgisi de bunun içindeki en önemli parçalardan bir tanesi. Kişiye özel; kişinin yaşına, kilosuna, boyuna göre hazırlanan beslenme planları. Toplumda genellikle ‘aman tahıllardan uzak duralım, aman ekmek yemeyelim’ gibi bir algı var. Biz bunları yiyelim fakat sağlıklısını yiyelim. Sağlıklı olanı bulalım, sağlıklı olanın ne olduğunu bilelim, onları kullanalım. İhtiyacımız olan proteini, karbonhidratı yeteri kadar aldığımız zaman zaten bu işi yeteri kadar yapmış oluyoruz. Ara öğün ve sık beslenme en çok duyduğum şeyler. Doğru beslenme aralıkları vermek gerekiyor. Çok sık beslenmek gerekmiyor. Mutlaka ara vererek beslenmek gerekiyor. İki öğün de olur, üç öğün de olur. Kimin neye ihtiyacı varsa. Bir ara öğün olur, iki ara öğün olur. Burası tamamen kişisel. Kişinin gelişme hızına göre hareketine göre değişir. Fakat sık sık, saatte bir veya iki saatte bir beslenmeyi doğru bulmuyorum. Aralık vererek ve belli saatlerde beslenmek her zaman doğru bir seçim olacaktır.”

Muhabir; Hamdi Yörür