Kıyı İşgalleri Tartışılıyor...

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin önceki gün yaptığı açıklama ile kamuoyu gündemine gelen 'Kıyı İşgalleri' ile mücadele kararı Bodrum'da da yankı buldu. Vatandaşlar bakanlık ve yerel yönetimlerin, kararlı bir şekilde kıyıdaki işgallerle mücadele etmesini istiyor.

Kıyı İşgalleri Tartışılıyor...

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, kıyılardaki kaçak yapılaşma ve kıyı işgallerinin önlenmesi için “Denizler Halkın” projesini başlatarak, turizm bölgelerindeki kıyı işgaline yönelik yeni bir uygulamayı hayata geçirmeye hazırlanıyor. 

Turistik bölgeler başta olmak üzere her geçen gün artan kıyı işgalleri, Bodrum’un da önemli meselelerinden. Kıyı işgallerine karşı kurulan "Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı - Kıyıda", ülkenin farklı illerinin yanı sıra Bodrum’un Gümüşlük Mahallesi’nde de "Hepimiz Kıyıdayız" eylemi yaparak sahillerin halka açılmasını istemişti. Kıyıda hareketi, her hafta ilçenin farklı sahilinde eylem yapma kararı aldı.
 
Dünya’nın En Güzel Koyları Birliği Bodrum Delegesi ve Eski Başkanı Galip Gür de, kıyı işgallerine yönelik hayata geçirilmesi planlanan “ALO İhbar Hattı” ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Gür, “Artık bundan sonra belki vatandaşlarımız bu tip konularda birebir başkalarıyla muhatap olmak veya tartışmak zorunda kalmayacak, direkt olarak engellendiği zaman bu ALO İhbar Hattı’nı arayabilecek.” dedi. 

MAFYAVARİ İŞGALLER VAR!..

“ALO İhbar Hattı” kuracaklarını açıklayan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kabine toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını cevaplarken konuyla ilgili şunları söyledi:

“Şu anda bir çalışma yapıyoruz. Artvin’den Hatay’a doğru bir hilal çizin, bütün kıyıları denetliyoruz. Mafyavari tutumlarla sahil şeritlerinde bazı bölgelerin işgal edildiğini görüyoruz. Buna izin vermeyeceğiz. Hukuk dışı yapıları, mevzuata aykırı tüm uygulamaları yani bütün kaçak yapıları yıkacağız. Şimdi bir de ALO İhbar Hattı kuracağız orada. Vatandaş diyecek ki, ‘Bizim burada denize ulaşmamızı şunlar engelliyor.’ Türkiye bir hukuk devletidir. Hukukun üstünde, Türk devletinin üstünde bir güç yoktur. Aksini düşünüp kaçak yapılar işletenlere hukuk yoluyla cevap vereceğiz.”

KAÇAK YAPILAR TEMİZLENECEK

Tüm kaçak yapıları temizleyip milletimizin sahillere, plajlara rahat bir şekilde ulaşmasını sağlayacağız. Ben bunu söyledim ya bana bir sürü ihbar geldi. ‘Şurada siteler kuruldu’, ‘Bunlar zengin adamlar, oradan sahile inişimizi engelliyorlar’ diye. Hiç kimse merak etmesin. Devletimiz muktedirdir, üzerine düşeni yapacaktır. Bunun temel prensiplerini, altyapısını bir 15-20 gün oluşturalım. Nasıl hareket edeceğimiz, nasıl burada bir yol haritası izleyeceğimizi belirleyip devam edeceğiz. Yaz boyunca herkes bunlara şahit olacak.

GÖZYAŞLARINA BAKMAYACAĞIZ

Oteller belki en fazla olsa olsa kendi önüne şezlong atıyor. Ama oradan gelene geçene mani olmuyor. Denize girene bir şey demiyor. Sorun orada değil. Ama asıl mesele diğer tarafta. Yani bir koy bulmuşlar. 3-4 kişi çökmüş oraya, büfemsi bir şey koymuş. Ufak tefek bir şey satıyor ama bir şezlonga git otur, bak kaç lira istiyor. Ailesiyle gitmiş insanlar, nasıl bu işgalcilerle muhatap olsunlar ki! Kimsenin hukuk dışı iş yapmasına müsaade etmeyeceğiz, gözyaşlarına bakmayacağız. Oraları bunlardan temizleyeceğiz.”

HALK PLAJLARI AÇACAĞIZ

Bakan Özhaseki, halk plajlarının sayılarının arttırılacağını söyledi: 

“Kültür ve Turizm Bakanımızla konuştuk, halk plajları açacaklar. Bizim tüm Türkiye’deki kıyılara bakan MUÇEV adında bir kuruluşumuz var. Sahillerde sorumlu olduğu yerleri işletecek. Buralarda bir iki ihtiyaç mahalli yapacağız tabii. Denizlerimizin kirlenmesini önleyeceğiz. Temiz tutacağız. Ondan sonra vatandaş kendi ihtiyacını görür zaten. Yediğini, içtiğini alıyor, götürüyor, getiriyor. Ticarete gerek yok oralarda.”

YATLAR KAYIT ALTINA ALINACAK

Büyük sorunlardan biri olan yatlarla ilgili de çalışma yapıldığını söyleyen Özhaseki, şu bilgileri verdi:

“Bir de şimdi yatların hepsini denetim altına alacak olan ‘Mapa Şamandıra Sistemi’ni başlatacağız. Örneğin birisi bir tekne alıyor ve teknesini üç ay koylarımıza çekiyor. Orada yaz tatili yapıyor. Yapsınlar, sorun yok ama denizleri kirletiyorlar, teknelerini bağlayarak ağaçları kırıyorlar. Biz de Mapa Şamandıra projemizle bunların önüne geçeceğiz. Teknelerini kuracağımız mapa şamandıraya bağlayacaklar. Yatların hepsini kayıt altına alacağız. Burada tatil yapıyorsa, onun belirlenen ücretini ödeyecek. Sonra da yanına getirdiğimiz atık gemisine atıklarını verecek. Vermek zorunda kalacak, denize atıklarını boşaltamayacak. Hepsini denetleyeceğiz ve denizlerimizi koruyacağız.”

Dünya’nın En Güzel Koyları Birliği Bodrum Delegesi ve Eski Başkanı Galip Gür de Bakan Özhaseki’nin açıklamaları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kıyı işgalleri ile ilgili problemlerin giderek büyümeye başladığına dikkati Çeken Gür, şöyle konuştu;

“Artık vatandaşlar sürekli olarak bu konuda şikayetçiler. Herkes özellikle kıyılarda yüzmek istedikleri zaman ya sitelerle, ya otellerle ya da bazı şahısların oraya koydukları engeller dolayısıyla birçok sorunlar yaşıyorlar. Bu sorunlar giderek artık bir protestolara dönüşmeye başladı, haklı olarak.

Dönüp baktığınız zaman, aslında bu kıyılarda halkın denize girebileceği yerler azaldıkça, o girebileceği yerlerin yoğunluğu arttı. Oraya bir gidiyorsunuz, inanılmaz bir insan topluluğu var. Tabii ki, bu da çok büyük bir problem haline geldi çünkü insanlar artık gidecek yer bulamadığı için kalan yerlere sıkışmış vaziyetteler.”

“OTELLERDEN DE BU İŞİ ÇOK ABARTANLAR VAR”

ALO İhbar Hattı’nın kurulacak olmasının güzel bir gelişme olduğunun altını çizen Gür, şu ifadelere yer verdi;

“Bakanımızın açıklamasını okudum, gerçekten çok umut verici bir olay ve burada anlattıklarına eğer hayata geçirebilirsek ki geçireceğini umuyoruz, üstelikle de ALO İhbar Hattı’nın kurulacak olması gerçekten büyük bir gelişme benim için ve tüm vatandaşlarımız için. Artık bundan sonra belki vatandaşlarımız bu tip konularda birebir başkalarıyla muhatap olmak veya tartışmak zorunda kalmayacak, direkt olarak engellendiği zaman bu ALO İhbar Hattı’nı arayabilecek. Artık bu konun çözümlenmesi lazım çünkü burada otelleri de dışarda bırakmamak lazım çünkü otellerden de bu işi çok abartanlar var, yani şezlonglarını denizin içine kadar koyan ve şahsen ve ben kendim bile bazı otellerin "Hayır, bu sahilden geçemezsin, yürüyemezsin" engellemesiyle birçok defa karşılaştım. Eğer kanunları biliyorsanız ve o haklarınızı koruyabiliyorsanız, orada siz öne çıkabiliyorsunuz, ama her vatandaş bunu yaşamak zorunda değil, onun için inşallah bakanımızın bu söylediği şeyler hayata geçince birçok sorundan da kurtulmuş olacağız, bu sayede. Sanırım bakanımızın açıklamaları sadece vatandaşların denize girecek yerlerin işgalinin halledilmesi konusu değil, ayrıca bu kaçak yapılarla da tabi burada devletin büyük ağırlığını koyup bu işi halletmesi lazım ve bu açıklamalardan sonra biz turizmciler olarak bu işin gerçekleşmesini umutla bekleyeceğiz.”