Kömür Sahaları İddiaları TBMM'de

Milas ve Bodrum ilçeleri için önemli bir su havzası olan Çamköy Su Havzası’nda yeni kömür sahalarının açılacağı iddiaları, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşındı. 

Kömür Sahaları İddiaları TBMM'de

Milas ve Bodrum ilçeleri için önemli bir su havzası olan Çamköy Su Havzası’nda yeni kömür sahalarının açılacağı iddiaları, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşındı. 

Muğla-Milas sınırları içinde bulunan Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerini işleten ‘Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim Ticaret AŞ’ tarafından, yeni kömür sahaları açmak için Çamköy ve İkizköylüler’e istimlak ihtarnameleri gönderilmeye başlandığı ifade edildi. 

İstimlak edilecek arazilerin Milas-Bodrum Havalimanına, Güllük gemi yükleme limanı ve turizm beldesine içme suyu sağlayan su kuyularının bulunduğu bölgeye dayanması tepkilere neden oluyor. 

İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanı ve Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez tarafından yazılı olarak cevaplandırılması talebiyle TBMM’de bir soru önergesi verdi. Soru önergesinde kömür sahalarının Milas ve Bodrum’un yer altı ve yer üstü su kaynaklarını kirleteceğini dile getiren Ergun, şunları dile getirdi:

“Muğla ilimizin Bodrum ve Milas ilçeleri için çok önemli bir su kaynağı havzası olan Çamköy su havzasında yeni kömür sahalarının açılacağı ortaya çıkmıştır. Ayrıca, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim Ticaret AŞ. tarafından, yeni kömür sahaları açmak için Çamköy ile İkizköy’de mukim vatandaşlarımıza istimlâk ihtarnamelerinin gönderildiği anlaşılmaktadır.

Vatandaşlarımızın elinden alınacak olan araziler genellikle verimli tarım arazileri ve zeytinliklerden oluşmaktadır. Arazileri istimlak edilmek istenen vatandaşlarımız bu duruma karşı çıkmakta olup, geçim kaynaklarını ve doğup büyüdükleri köylerini terk etmek istememektedirler.

Bununla beraber, söz konusu bölgenin kömür maden sahası haline getirilecek olması, bölge halkı ve bölgenin yer altı sularının geleceği açısından çok ciddi riskler oluşturacaktır. Bu bölge kömür maden sahası haline geldiği takdirde yapılacak olan patlatmalar yer altı sularını kirleterek kullanılamaz hale getirecek ve hatta suların yönünün değişmesine neden olacaktır. 

Patlatmalar anfo adı verilen güçlü bir karışımdan oluştuğu için sadece yer altı sularını değil, yer üstündeki yapıları da etkileyecektir. Su kaynaklarını kaybetmiş bitki örtüsü yok olma riski ile karşı karşıya kalacak ve ciddi kuraklık tehditleri baş gösterecektir. Bununla beraber, susuz kalacak tarım alanlarında yapılan üretimi de son derece olumsuz etkileyebilecek ve bölgedeki tarımsal faaliyetleri sıfırlayabilecek tehlikelere gebedir.

Bu havzada bulunan onlarca yerleşim yeri, Bodrum ilçe merkezi ve havaalanı dâhil olmak üzere bu projenin hayata geçmesi durumunda kısa zamanda su kaynaklarını kaybedebileceği için susuzluk tehlikesiyle karşı karşıyadır. Çünkü bu su kaynaklarının alternatifi yoktur. Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda oluşacak tahribatın telafisi mümkün olmayacaktır.”

Ergun, şu soruları sordu:

“Bu bilgiler çerçevesinde;

1. Bakanlığınız ve bakanlığınıza bağlı ilgili kuruluşlar tarafından bu projenin yok edeceği su kaynakları ile ilgili olarak, (DSİ) Devlet Su İşleri’nden herhangi bir görüş istenmiş midir? İstenmişse (DSİ)’nin cevabı ne olmuştur?

2. Bakanlığınızca, bu projenin olumsuz sonuçlarından doğrudan etkilenecek olan bölgedeki yerel yönetimlerin ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınmış mıdır?

3. Bu proje ile ilgili ÇED Olumlu Kararı alınmış mıdır?

4. Bakanlığınızca bu projenin neden olacağı söz konusu tehditlere karşı alternatif bir eylem planı var mıdır?”