Sağlıklı Yaşamın Şifrelerini Anlattılar

Bodrum Acıbadem Tıp Merkezi’nde görevli Dr. Hasan İnsel ile Diyetisyen Yeşim Özcan, “Mayr Metodu ile Seneye Daha Genç” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi.

Sağlıklı Yaşamın Şifrelerini Anlattılar

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hasan İnsel ile Diyetisyen Yeşim Özcan, yaklaşık 2 saat süren söyleşide, Mayr Hekimliği ve Mayr diyeti üzerine değerli bilgiler aktardı. Seminerde yoga, meditasyon eğitmeni ve holistik masaj terapisti Dilay Ertuna da katılımcılarla birlikte zihin ve meditasyon çalışması yaptı. 

“MUTLULUK HORMONUNUN YÜZDE 95’İ SİNDİRİM KANALINDA”

“Sindirim Sanatı” kitabının yazarı Dr. Hasan İnsel, Kent Haber’e yaptığı açıklamada seminerin çok keyifli geçtiğini dile getirerek şunları söyledi;

“Seminer çok güzeldi. Çok keyifli bir toplulukla beraberdik. Aslında Sindirim Sanatı kitabımın detaylarını burada paylaştık ve herkes çok iyi karşıladı. Diyet ve sağlıklı yaşamdan konuştuğunuz zaman topluluk biraz geri durucu olur. Çünkü yapması çok kolay bir şey değil. Yeme tarzına dikkat edecek, çok çiğneyecek, çok sık aralıklarla yemek yemeyecek. Çiğ sebze ve meyveyi akşam geç saatlerde yemeyecek. Tabi bu 10 günlük bir süreç, ömür boyu değil. Başta glüten olmak üzere bazı şeylere dikkat edecek. Bunu daima doktor ve diyetisyen kontrolünde yapacak. Bunun gayesi kilo vermek değil, sindirimi sağlıklı hale getirdiğimiz zaman tüm vücut etkileniyor. Çünkü bağışıklığımızın yüzde 70’i sindirim kanalında. Serotonin dediğimiz mutluluk hormonunun yüzde 95’i sindirim kanalında. Ayrıca tüm vücudumuzun milyarlarca bakterisi, bu hazmımıza yardım ediyor, o da sindirim kanalında. Orası bir sınır kapısıdır, faydalı veya zararlı bir şeyler yediğimiz zaman zararlılar içeri geçemiyor, faydalılar geçiyor. Eğer sindirim sistemimizin, bağırsaklarımızın çalışmasını bozarsak, o zaman zararlılar da içeri giriyor. Zararlılar içeri girdiği zaman tüm vücut buna reaksiyon veriyor, bağırsaklarda gaz oluyor, karın şişliği başlıyor, hazımsızlık başlıyor ve vücut damar bozukluklarından eklem ağrılarına kadar bundan mustarip oluyor. Mayr metodunun tatlılığı bu işe çok kısa sürede cevap veriyor ve yapması hakikaten çok kolay. Önce yiyeceğe dikkat edecek ve belirli bir süre dokunan şeyler yemeyecek. İnek sütü başta oluyor, glüten çok önemli ama ömür boyu glüten yememe gibi bir durum söz konusu değil. 2-3 haftalık bir sürede ve muhakkak diyetisyen kontrolünde olacak, kendi kendine yapılmayacak. Ayrıca gerekli check-up ve muayeneler yapılmış olacak.”

“SAĞLIKLI YAŞAMI, MAYR METODU İLE DAHA İLERİ SEVİYEYE ÇEKMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Mayr metodunu hastalık tedavisi için değil sağlıklı yaşam için uyguladıklarının altını çizen İnsel, “Sağlıklı yaşam için yaptığımız şeyde de kişinin sağlıklı olması lazım. Eğer bir hastalığı varsa, örneğin crohn hastalığı, ülseri veya romatizması, biz onları tedavi etmek için değil muayenesi yapılmış ve sağlıklı çıkmış bir kişinin daha sağlıklı olması ve önümüzdeki yıllarda daha genç yaşaması ve gençleşmesi için yapıyoruz. Bu, çok önemli bir şey. ‘Benim karnım ağrıyor, ben Mayr diyetine gireyim’ diye yapmıyoruz bunu. O, tamamen başka bir şey. Biz, şu an sağlıklı yaşamdan bahsediyoruz ve sağlıklı yaşamı Mayr metodu ile daha ileri seviyeye çekmeye çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı. 

Seminerde Mayr diyetinin nasıl yapıldığından bahseden Diyetisyen Yeşim Özcan da etkinlik sonrası yaptığı açıklamada şunları dile getirdi;

“2-3 hafta kadar glüteni, süt ve süt ürünlerini, kuru baklagilleri yani bağırsağa aslında en çok zarar veren, inflamasyonu arttıran besinleri bir süre kesip sonra geri tanıtma yönteminden bahsettim. Hiçbir besin aslında yasaklı veya kötü değil ama belli bir süre kesip sonra o besini geri aldığınızda iyi geliyor mu gelmiyor mu? Bunu anlamamız lazım. Çünkü diyeti kişiselleştirmemiz gerekir. Evet, yoğurt çok faydalı bir besin ama size iyi gelmiyorsa o besini kestiğinizde yaşadığınız birçok sağlık problemini toparlama ve hayat kalitenizde iyileşme başlıyor. Aslında Mayr beslenmesi çok kolay yapılabilen ve kişinin kendi beslenmesini kişiselleştirebildiği bir yöntem diyebilirim.”

Seminere katılan bir diğer isim olan yoga, meditasyon eğitmeni ve holistik masaj terapisti Dilay Ertuna da şunları söyledi;

"Biz buna holistik yaklaşımda bütünsel sağlık diyoruz. Beslenme bunun en önemli parçalarından olmakla beraber farkındalıkla hareket edebilmek, meditasyon yapmak, nefes alabilmek hep biri birbiriyle entegre konular. Dolayısıyla hiç biri birbirinden farklı algılanamıyor. İyi bir beslenme sağlayabilirsiniz ama bedensel olarak çok rahat değilsinizdir; zihinsel olarak, duygu olarak çok rahat değilsinizdir. Bir hizalanma gerektiği için de ben burada bir farkındalık çalışması yaptım. O da çok tatlı. Çünkü bir insanın kendisini bırakması ve özgürleştirmesi günümüz koşullarında çok zor. O kadar çok yerden atak geliyor ki, sürekli bir saldırı, bir bombardıman var. Dolayısıyla stresle mücadele etmek çok değerli. Bunun için de bir farkındalık çalışmasıyla, nefes ve meditasyon çalışmasıyla zihnin, bedenin ve duygunun özgürleşerek hizalanmasını sağlamaya çalıştım.”