Bodrum Yarımadası Taşkın Risk Raporu

Meteoroloji yetkilileri Perşembe gününden itibaren Bodrum için yağış haberleri veriyorlar.

Umarız sel taşkınlarına neden olacak bir yağmur olmaz.

Ancak her şeye rağmen gerekli önlemlerin alınmasında yarar var.

Şu günlerde dere ıslahı ve sel kapanlarıyla ilgili gerek DSİ’nin gerekse MUSKİ’nin ciddi çalışmalar yaptığını, bakanlığında bu konuda gerekli desteği verdiği söyleniyor.

Tüm bunlardan daha önemlisi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doçent Dr. Ceyhun Özçelik tarafından hazırlanmış çok ayrıntılı bir rapor var.

Yaklaşık 200 sayfalık bir kitap halinde bastırılıp ilgili yerlere ulaştırılan bu rapordan Yarımada ile ilgili tüm kurum ve kuruluşların yararlanması gerekiyor.

Bu iş DSİ ne mi aittir, Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin mi yetkisindedir?

Ya da Bodrum Belediyesi bu işin neresindedir?

Artık bu soruları geçmenin zamanıdır.

Bodrum’da yaşayan her yurttaş sorunlarının çözümünü doğal olarak Bodrum Belediyesinden bekler.

Bu nedenle özellikle ve öncelikle de Bodrum Belediyesi yetkililerinin bu raporu ciddiye almaları, Ceyhun Hoca’nın görüş ve önerilerinden yararlanmaları gerekmektedir.

Ne yazık ki, başka konularda olduğu gibi sanıyorum bu konuda da bir koordinasyon eksikliği var.

Bodrum Belediyesi yapılan çalışmalarla ilgili Bodrum halkını bilgilendirmelidir.

Aksi halde kamuoyunda dolaşan kimi söylentiler ve iddialar gereksiz bir dolu polemiğe, tartışmaya neden olur.

Bir otelin kullanabilmesi amacıyla yakınındaki bir derenin üzerinin örtüldüğü, kimi milletvekili ve iş adamlarının devrede olduğu türünden söylentilere fırsat vermemek, iddialar doğruysa üzerine gitmek Bodrum belediyesinin görevi olsa gerek.

Ne kadar doğru ve yararlı iş yapsanız da; bunu doğru anlatamaz, kamuoyunu yeterince bilgilendirmezseniz yaptığını işin bir anlamı kalmaz.

Bodrum Belediyesinin sanırım en büyük eksiği de budur.

Sayın Aras’ın bu konunun üzerine gideceğini düşünüyorum.

Daha da önemlisi bölgemizde bulunan ve yaşadığı kente ve ülkesine yararlı olabilmek için fedakârca çırpınan az sayıdaki bilim insanının da hevesini kırmamış, motivasyonunu düşürmemiş olursunuz.

Şiddetli bir yağmurun ardından “keşke” dememek için bu çalışmaların bir an önce bitirilmesi gerekir diye düşünüyorum.

Akademisyen, sanatçı, yazar, düşünür, aydın potansiyelinin bu denli yüksek olduğu bir kentte bu insanlardan yararlanılamaması gerçekten üzücü bir durum.

Yıllardır söylemekten, yazmaktan gına geldiğimiz “Bodrum’un insan envanteri” ne yazık ki, hala çıkarılmış değil.

Ne zaman bir etkinlik olsa, işin kolayına kaçıp, İstanbul’dan bildik isimleri çağırarak işi çözmeye çalışan belediye hem gereksiz bir dolu harcama yapıyor, hem de bu bölgedeki insanları görmezden gelerek, bu potansiyeli kullanmamakta ısrar ediyor.

Bırakın o tür insanlardan yararlanmayı, onların katılımcı olarak bile bu etkinliklere gelmelerini sağlayamıyor.

Bu konuda gerek Başkan Ahmet Aras’ın, gerekse ilgili personelin iyi niyetinden kuşkum yok.

Ancak hizmet ve öncelik sıralamasındaki tercihte bir sorun olduğunu düşünüyorum.

Bu eleştirilerin pandemi süreci bahane edilerek geçiştirilmesini de kabul etmek mümkün değildir.

Aksine bu tür işler için bu süreci bir fırsat olarak değerlendirmek daha doğru olabilirdi.

Umarım bu tür eleştirilerimiz, önerilerimiz Yerel Yöneticiler tarafından dikkate alınır.

Bodrum’un depreme hazırlık, su taşkınlarının önlenmesi gibi yaşamsal konularda artık beklemeye ve yeni mağduriyetler yaşamaya tahammülü yok.

DSİ ve MUSKİ tarafından yapılacak alt yapı çalışmalarının koordine edilmesi, bu çalışmalardan rant devşirmeye kalkanlara izin verilmemesi, en önemlisi de Bodrum halkının tüm gelişmelerle ilgili bilgilendirilmesi gerekir.

Son günlerde artan Kovid-19 vakalarıyla ilgili olarak da Sağlık Bakanlığının sakladığı gerçeklerin vatandaşla paylaşılmasında yarar var diye düşünüyorum.

Artan nüfusa uygun yeni düzenlemelerin yapıldığı bir Bodrum’da tüm yurttaşlarımıza sağlıklı günler diliyorum.