GÜLLÜK FACİASINDA YENİ GELİŞME

Güllük’te 7 kişinin öldüğü metan gazı zehirlenmesinde 21 sanık için istenen tutuklama...

GÜLLÜK FACİASINDA YENİ GELİŞME
Güllük’te 7 kişinin öldüğü metan gazı zehirlenmesinde 21 sanık için istenen tutuklama talebi reddedildi.

Milas’ın Güllük beldesinde 17 Haziran 2013’te metan gazı zehirlenmesi sonucu 7 kişinin hayatını kaybettiği olayın ikinci duruşması Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya ölenlerin yakınları, şirketin eski genel müdürü Ahmet Tuna Ozaner ile inşaat mühendisi Mehmet Tevfik Sülün ve tarafların avukatları katıldı.

İşçi ailelerinin avukatları, şirketin büyük ihmali olduğunu ileri sürerek, olay tarihinde şebekede biriken pisliği dışarı çıkarmada kullanılan elevatör cihazı ve pompaların çalışmadığını, ayrıca müdahaleler sırasında işçilere maske verilmediğini savundu. Avukatlar, ölümde ihmali olduğu gerekçesiyle şirketin yöneticilerinin de aralarında bulunduğu tutuksuz yargılanan 21 sanık hakkında tutuklama talebinde bulundu.

Sanıklardan inşaat mühendisi Mehmet Tevfik Sülün ise üzerine atılı suçları kabul etmediğini ifade ederek, yazılı savunma verdi.

Mahkeme mütalaa açıklamasında sanıkların tutuklanma talebini reddetti. Ayrıca, sanıkların savunmalarını dikkate alarak İstanbul Teknik Üniversitesi'nden arıtma tesisinin yapımı ve iş güvenliği ile ilgili öğretim üyeleri ve İstanbul Üniversitesi ceza hukuku öğretim üyelerinden oluşacak bilirkişi vasıtası ile sanıkların ayrı ayrı kusur durumlarının tespiti için bilirkişi talep etti.

İşçi ailelerinin avukatlarından Murat Kemal Gündüz, duruşma çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, sanıkların tutuklanması taleplerinin reddedildiğini söyledi. Gündüz, ilk duruşmada da tüm sanıkların mahkeme huzurunda dinlenmesini talep ettiklerini, fakat mahkemenin sanıkların bulunduğu yerde dinlenmesine karar verdiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Şirketin iki tane de yabancı uyruklu yönetim kurulu üyesi var. Bu sanıklarla ilgili davet talebimiz olmuştu fakat mahkeme bu sanıkların da bulundukları ülkelere yazı yazarak dinlenmesini talep eden bir karar aldı. Bu celsede şirketin eski genel müdürü dinlendi. Sanığa iş güvenliği eğitimi alıp almadığını, iş yerinde koruyucu malzeme kullanılıp kullanılmadığını, gaz maskesi verilip verilmediğini, gaz ölçüm cihazının olup olmadığını ve ölümleri korumak adına ne yaptıklarını ve uzmanlığını sorduk. Şirketin eski genel müdürü böyle bir uzmanlığının olmadığını ve daha çok idari konularla uğraştığını söyledi. Bu zaten aczin itirafıydı. Biz buna dayanarak önlemlerin alınmadığını gösterdiği için olası kasta varan bir sorumluluk hali söz konusu olduğundan, şirketin tüm yönetim kurulu üyelerinin tutuklanmasını talep ettik. Tazminat davalarında teminat olması için de mal varlıklarına tedbir konulmasını istedik. Ama ne yazık ki mahkeme tutuklama taleplerimizi yeni bir delil sunulmadığı için reddetti" dedi.

Duruşmanın 28 Kasım’a ertelendiği bildirildi.

Olay:

Özel bir şirkete ait arıtma tesisine bağlı terfi tenzil istasyonundaki elektrik arızasına müdahale etmek isteyen Yüksel Kum (46), kanalizasyon altyapı elemanı Özcan Özkan (51), işçiler Fikret Özdemir (37), Hasan Özgür (43), Mevlüt Özbakır (48), Serkan Miral (27) metan gazından zehirlenmiş, itfaiye ve AKUT ekipleri 6 işçinin cesedini çıkarmıştı. Tesis Müdürü Mustafa Öztürk ise sevk edildiği Bodrum'daki özel hastanede hayatını kaybetmişti.