Kadın Kaptanın Yaşadıklarına Tepki!

Bodrum’da aynı zamanda kaptan olan bir kadın yat işletmecisinin yaşadığı sözlü saldırı ve kendisine çıkarılan zorluklarla ilgili Türk Kadın Hareketi’nden yazılı bir basın açıklaması yayımlandı. Açıklamada “Bodrum tur tekneleri kimlerin tekelinde?” denildi.

Kadın Kaptanın Yaşadıklarına Tepki!

Bodrum’da bir süre önce aldığı teknesiyle günlük turlara çıkmaya başlayan bir kadın kaptan, iddiaya göre başka bir tekne sahibinin sözlü saldırısına maruz kaldı. Limanda yaşanan sözlü saldırı ile ilgili kaldın kaptanın üyesi olduğu Türk Kadın Hareketi’nden açıklama yapıldı. Başkan Pınar Gül tarafından yapılan açıklamada, kadın kaptanın iş alamaz duruma düşürülmeye çalışıldığı da belirtilerek şu ifadelere yer verildi:

“Bir kadın üyemizin başvurusu bize toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin her alanda giderek çoğaldığını ve konu üzerinde bir kez daha durmamız gerekliliğini gösterdi. Kadın üyemiz bir yat işletmecisi ve aynı zamanda kaptan. Bin bir emekle yaşama geçirdiği, maddi manevi güçlükleri heyecanı ile bastırarak inşa edip hizmete soktuğu kıymetli teknesi ile iş yaptırılmaz duruma düşürüldü (Kaldı ki kadın işletmecimiz tur tekne sahiplerinin almakla ve yerine getirmekle yükümlü olduğu tüm mercilerden ödemelerini yapıp izinlerini almasına karşın). 

İŞ ALAMAZ DURUMA DÜŞÜRÜLÜYOR

Tekne sahibi, liman başkanlığı tarafından kendine gösterilen yerde, bir başka tekne sahibi aynı zamanda da tekne kooperatifçilerinden olan bir erkeğin ve çalışanlarının sözlü tacizine uğruyor, teknesine zorla çıkılıyor, bu da yetmiyor müşterisinden olmakla kalmayıp, iş alamaz duruma düşürülüyor. 

Bu çok açık bilinmelidir ki; tacizin hiçbir şekli kabul edilemez. Bir toplum kimi zaman isteyerek kimi de istem dışı kabul ettiği kurallara bağlı olarak o toplumun toplumsal cinsiyetini oluşturur. Böylece toplum kadına ve erkeğe cinsiyete dayalı farklı sorumluluk ve beklentiler yükler. Bu durum özellikle ataerkil yapılarda kadın ve erkek arasında büyük eşitsizliğe neden olur. İşte kadın işletmecimizin de karşılaştığı durum ile toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir örneğini daha görüyoruz. 

KADIN İŞ HAYATINDA HEP BEDEL ÖDEMEK ZORUNDA MI?

Şimdi, Bodrum limanındaki örnekte vurgulamak istediğimiz ve benzer işletmeci erkeklere sormak istiyoruz; Kadından kaptan, işletmeci olmaz mı? Bir kadın kaptanın başarılı olması sizi neden zorluyor? Kadın iş hayatında hep bedel ödemek zorunda mı? Yetersizlikleri gizlemenin bir başka yolu kadın kaptana sözel taciz ve teknesine müdahale ile çözülür mü? Sizin geleneksel inançlarınız kadınların önünde engel teşkil etmeyi ne kadar sürdürecek? Siz her zaman kendini işine adamış ideal kaptanlar mısınız, yoksa kendinizce güçsüz bulduğunuz kişileri bulunduğunuz ekmek kavgasının dışında bırakma çabasıyla her yolu denemekte sakınca görmeyenlerden misiniz? 

Bilmelisiniz ki; sizin zorlukla gizleyebildiğiniz ve bilinç dışına taşıdığınız bu ayrıştırma kadının bilinçli farkındalığını çoğaltmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Sizin yapamadıklarınızı farklı bakış açısıyla gerçekleştirmeye çalışan kadınların önünde engel olmaktan vazgeçin. Kadın evinde oturur, çocuk doğurur, büyütür, yemek pişirir, temizlik yapar anlayışından kurtulun. Teknesine limanda konuşlanacak en kötü yeri vermekten, zorbalık yapmaktan vazgeçin. Bu tutumunuzla “Sen yanlış yerdesin git, evinde otur” mu, yoksa “Sen nerden çıktın, işimize ket vuruyorsun” demek mi istiyorsunuz. Böyle ise her iki savınız da çok yanlış. 

Bircis’i önemli bir rakip olarak görerek temel sorunu perdeliyorsunuz. Yapacağınız hiçbir savunma yaptığınızın yanlışlığını düzeltmeyecek, kaygımızı tetikleyen temel sorunda bir değişiklik yaratmayacaktır. Çeşitlilik ve çok seslilik her zaman paydaşlarına yarar sağlar. Ayrıcalıklarımızın farkına vararak ayrımcılığın üstesinden gelebiliriz. Eşit bir çalışma hayatı ve toplumsal kurgu için kadınlar ve erkekler el ele vererek mücadele edebiliriz. 

Bircis ve sahibine sizlerden biri olarak baktığınızda; kısaca güçler dengelendiğinde Bodrum tekne limanının daha da şenlendiğini göreceksiniz. Haydi Vira Bismillah!”