TÜLOV'dan Bakanın Sözlerine Tepki

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” ifadesine Bodrum’dan sert tepki geldi.

TÜLOV'dan Bakanın Sözlerine Tepki

Türkiye Tanıtım Araştırma Demokrasi ve Laik Oluşum Vakfı (TÜLOV) binası önünde düzenlenen basın açıklamasına TÜLOV üyelerinin yanı sıra, CHP Muğla Milletvekili Süreyya Öneş Derici ile siyasi parti ve STK’ların temsilcileri katıldı. 

Basın açıklamasını okuyan TÜLOV Bodrum Temsilcisi Dr. Hasan Güventürk, şunları dile getirdi;

“Yeni kabinede Milli Eğitim Bakanlığı'na atanan Yusuf Tekin’in geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada ‘Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz’ ifadesi tartışmalara yol açtı. Tekin'in ‘Kız çocuklarını okula göndermeyen velilerin argümanlarından bir tanesi de 'Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum.' O zaman veliyi ikna etmek için biz gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz’ diyerek ifadesine devam eden Tekin, hemen ardından ise ‘Keşke şeriatı övecek kadar bilgim olsaydı’ sözleri de dikkat çekti.

Hali hazırda var olan kız imam hatip okulu ile kız meslek lisesi zaten başlı başına bir problem iken, bir de şimdi ilköğretim basamağına kadar ellerinin uzanabilecek olması hayli can sıkıcı. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunun 15. Maddesi olan ‘Okullarda Kız ve Erkek Karma Eğitim Yapılması Esastır’ ifadesi yeterince zedelenmemiş gibi şimdi de Tekin’in asıl niyeti olan ilkokuldan itibaren kız okulu açma fikriyle karma eğitimi delmek en büyük amaçları. Böyle böyle adımlarla şeriatı benimsemek, sindirmek ve laiklikten tamamen uzaklaşmak bu ülkenin başına gelebilecek en kötü şeylerin başında yer alıyor. Bakanın bu isteğini bakanlığın üst kadrolarının da kabul ederek, destek olacak kişilerin seçildiği konuşuluyor. Ancak böyle bir adım için yasal düzenleme gerekeceği ve bunun gerçekleşmesi için şartların zorlanacağını ve bu süreçte kamuoyu hazırlanacağı konuşuluyormuş bakanlıkta. Sonra da bir bakmışız küçücük çocuklar haremlik selamlık usulü okullara gidiyor. Kamuoyuna fikri önce sunacaklar, sonra birkaç isyan ve karşı çıkılmanın ardından hemen üstü örtülecek. Sonra da halkın unuttuğuna ikna oldukları bir anda aniden bir kanunla hayatlarımıza giriverecek bu karma eğitim düşmanı uygulama.

KADIN TOPLUMDAN UZAKLAŞTIRILIYOR

Bu uygulama sadece laikliği değil, kadın ve erkeklerin toplumdaki kimlik ve yerlerini de etkileyecek hayatlarımızda. Laiklik bağlamının dışında kız ve erkek okulları neden ayrı olmamalı diye merak ediyorsanız buyrun konuşalım. Öncelikle çocuklar ergenliğe girene kadar Latent dönemi yaşarlar. Bu dönemde çocuk zihni sosyalleşme, kabul görme ve başarı odaklı çalışır. Daha çok hemcinsleriyle oyun kurarken karşı cinsi de tanır. Bu tanıma, sosyal yaşamdaki kadın-erkek ilişkilerinin temelidir. Çocukları bu dönemde kızlar ve erkekler olarak ayırmak demek, toplumun sosyal yaşantısını baltalamak demektir. Yarısı erkek yarısı kadın olan bir dünyada, çocuğu dünyanın yarısına yabancı yetiştirmek anlamına gelir. Çocuklar bu dönemde karşı cinsle arasındaki farkı kavrar, cinsiyet rollerini pekiştirir. Bu dönemde cinsel güdüler başarıya ve oyuna yöneldiği için çocukların birbirlerini cinsellik bağlamının dışında tanımalarına imkan veren en kıymetli dönemdir. Sonrasında ergenlik dönemi geldiği için zaten çocuklar biyolojik olarak karşı cinsi, cinsel yönden tanımaya çalışacaklardır.

Çocukların eğitimini liseden önce kız-erkek olarak ayırmak demek birbiriyle arkadaş olmayı öğrenemeyen, birbirini yalnızca cinsel anlamda değerlendiren bir toplum demek. Bırakın çocuklarınız oyun döneminde birbirleriyle arkadaş olsun. Son olarak şöyle de bir durum var, okul hayatı boyunca ailesi dışında hiçbir kadınla muhatap olmamış erkeklerin toplum için ne kadar tehlikeli olabileceğini tahmin edebiliyor musunuz?”

CHP Muğla Milletvekili Süreyya Öneş Derici ise neler olup bittiğinin farkında olduklarını dile getirerek “Bütün bu gelişmelerin ne amaçla yapıldığının farkındayız. Özellikle eğitimimiz üzerinde 2000’li yıllardan beri yapılmak istenen değişikliklerin farkındayız. Bizler, Cumhuriyet’in neferleri olarak öncelikle her yerde laiklik dışı uygulamalara izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz. Bunu siyasal muhalefet olarak da toplumsal muhalefet olarak da belirtmek isteriz. Biz istiyoruz ki Milli Eğitim Bakanlığı öncelikli görevini yapsın. Mesela okula gitmeyen çocukları tespit etsin ve anayasal olarak öngörülen yaptırımı uygulasın.” şeklinde konuştu.  

TÜLOV Bodrum Temsilciliği üyesi Av. Remzi Kazmaz da yaptığı konuşmada, “Bu açıklama tüm Türkiye’de örnek oluşturabilmesi içindi. Kadınların ve erkeklerin bir araya gelerek yaratmış olduğu bu enerji Türkiye Cumhuriyeti’ne yaraşır bir olaydır. Filenin Sultanları, bugün kadın ve erkeğin bir araya gelmesini sadece cinsellik ve şehvet olarak anlayanlara çok da güzel bir cevap vermiştir. Filenin Sultanları’na Bodrum’dan el sallıyoruz.” şeklinde konuştu.