Konseyden Tehlikeli Irk Açıklaması

Bodrum Kent Konseyi Hayvanların Yaşam Hakkını Koruma Çalışma Grubu, tehlikeli ırk tartışması ile ilgili yazılı bir açıklama yaparak “Herhangi bir köpek ırkının hedef gösterilerek vatandaşların yanlış bilgilendirmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Sorumluluklarını yerine getirmeyen köpek sahiplerine kanunda belirtilen şekilde cezai yaptırım uygulanmalıdır.” denildi.

Konseyden Tehlikeli Irk Açıklaması

Gaziantep'te 4 yaşındaki Asiye Ateş'in pitbull cinsi iki köpeğin saldırısına uğraması ile alevlenen yasak ırk tartışması ile ilgili Bodrum Kent Konseyi’nden bir açıklama yapıldı. Hayvanların Yaşam Hakkını Koruma Çalışma Grubu’ndan yapılan açıklamada; “Sokak hayvanları ve kanunda tehlikeli ırk olarak işaret edilen köpekler aleyhine başlatılan linç kampanyasını endişe ile takip etmekteyiz.” denilerek şu ifadelere yer verildi:

“1991 yılında Birleşik Krallıkta 4 köpek ırkının tehlikeli olduğuna dair çıkan yasa, geçen 30 yılda bilimsel açıdan hiçbir dayanak bulamamıştır. Yapılan tüm bilimsel çalışmalarda bir köpek ırkının diğerinden daha fazla provoke olmaya yatkın olmadığı, sonradan çevresel faktörler tarafından karakterinin oluşturulduğu ve her hâlükârda doğru yöntemlerle düzeltilebilir nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Yani bilimsel olarak kanıtlanan tek gerçek, her köpek sahibinin veya çevresel faktörlerin yansımasıdır ve her davranış bozukluğu da düzeltilebilir. Bu anlamda, herhangi bir köpek ırkının hedef gösterilerek vatandaşların yanlış bilgilendirmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Sorumluluklarını yerine getirmeyen köpek sahiplerine kanunda belirtilen şekilde cezai yaptırım uygulanmalıdır. Bu cezalar caydırıcı nitelikte olmalıdır.

Köpekler binlerce yıldır insanlarla yaşayan sosyal varlıklardır. Dolayısı ile yaşam alanları insandan uzak hiçbir yer olamaz. Barınaklar beş yıldızlı otel değildir. Hayvanlar barınaklarda sağlık ve/veya gıda anlamında hak ettikleri hizmeti almazlar. Kaldı ki Türkiye genelinden tarafımıza ulaşan video ve fotoğraflar da birçok barınağın işkence ve ölüm kampı olduğunu net şekilde göstermektedir.

5199 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği Md21/d: Geçici bakımevlerinde sahiplendirilemeyen hayvanlar kontrolleri, aşıları ve tıbbi müdahaleler ile kısırlaştırmalar yapıldıktan ve operasyon yaraları kapandıktan en az yedi gün sonra kayıt altına alınıp, müdahale görmüş olduklarını gösteren işaretleri üzerlerinde olacak şekilde veteriner hekimin onayıyla alındıkları ortama geri bırakılır. Hayvanlar, hiçbir suretle ilgili belediye sınırları dışındaki bir ortama, ormanlık alana veya diğer yaban hayatı yaşam alanlarına bırakılmaz. MADDE 20 ye göre Sahipsiz hayvanlara ilişkin her türlü işlem yasanın uygulayıcı olan Valilik Orman Su İşleri Müdürlükleri ve Belediyelere verilmiştir. Belediyeler dışında hiç bir kurum veya kuruluş, sahipsiz hayvanlara müdahale edemez, toplayamaz, bir yerden bir yere taşıyamaz. MADDE 21 e göre, belediyelerin de kedi ve köpekleri toplaması kanunla NET BİR ŞEKİLDE belirlenmiştir. Belediyeler de kedi ve köpekleri sadece KISIRLAŞTIRMA amacı ile toplar, kısırlaştırır, bakım ve tedavisini yapar ve sonra ALDIĞI YERE bırakır. Belediye de toplamayı gelişigüzel yapamaz, yasa maddelerini uygulamak zorundadır. Kediler için özel merkezi olmayan belediye KEDİ TOPLAYAMAZ. Hiç bir hayvanın yeri keyfi olarak kısırlaştırma amacı dışında değiştirilemez, hayvan doğası gereği alıştığı ve yaşadığı yerde yaşamı kanunlar ile devlet tarafından desteklenir. 

Kanunun herhangi bir şekilde çevresinden dolaşılarak dahi olsa delinmesine, usulsüz işlemlere çalışma grubumuz tarafından sessiz kalınması söz konusu olamaz. Aksi durumun ispatı halinde çalışma grubumuz tarafından şimdiye kadar olduğu gibi yasal işlemlere başvurulacağını bildiririz.”