HABERTÜRK VE PAMİR'DEN DUBLE ASPARAGAS…
Pazar günü yayımlanan Haber Türk Gazetesinde, hem Sürmanşet’ten duyurulan...
Pazar günü yayımlanan Haber Türk Gazetesinde, hem Sürmanşet’ten duyurulan Magazin ekindeki “Hayalet Cennet” başlıklı haber, hem de köşe yazarı Balçiçek Pamir’in, Bodrum hakkındaki bir takım iddialarını içeren köşe yazısı Bodrum kamuoyunda büyük bir tepkinin oluşmasına neden oldu. Hem haberde, hem Pamir’in köşe yazısında yer alan gerçekten uzak, adeta maksatlı iddialar Gazetenin Bodrum’a dair ne gibi bir hesabı olduğunun düşünülmesine neden olabilecek cinsten.
Bodrum’da gece 12’den sonra içki satışının yasaklandığı, sivil ekiplerin meyhaneleri dolaşarak denetlemeler yaptığı, Bodrum sokaklarının ve sahillerinin boş olduğu şeklinde Bodrum’da yaşayanlarca ve şuanda Bodrum'da tatilini geçirenlerce komik bulunacak iddialar içeren masa başı haberinin Bodrum turizmini olumuz etkileyeceğini düşünen turizmcilere Kent Haber olarak mikrofon uzattık.
Dünya'nın En Güzel Koyları Birliği ikinci başkanı ve turizmci Galip Gür, Haber Türk gazetesi köşe yazarı Balçiçek Pamir'in köşe yazısını ve Gazetenin ''Hayalet Cennet'' isimli haberini kınadı.
''Gürültü mü Yasak, Yoksa İçki mi''' başlıklı köşe yazısında; ''Bodrum içinde lüks bir otel…Otelin yabancı müşterileri gece yarısını biraz geçe bilgisayarlarıyla otelin önündeki masalarda otururken birden polis baskını yaşanıyor. Şaka değil. Suç' Gece 12'yi geçtikten sonra dışarıda oturmak… Yabancı müşteriler apar topar otelin içine sokuluyor ve kapıların pencerelerin kapanması emrediliyor. Müzik kısılacak tabi. Otel sahibinin ''iyi ama burası bar değil, otel, müşterilerimi nasıl içeri sokarsınız!” itirazlarına yanıt bile gelmiyor” ifadeleri kullanıldı.
Bu bölüme oldukça sert tepki gösteren Gür, bu yazıyı yazan köşe yazarını şiddetle kınıyorum dedi.Gür, yaptığı açıklamada Gazetede boş sokakları ve plajları gösteren fotoğrafların öğle arasında yada sabah saatlerinde çekilmiş olabileceğini ifade ederek şöyle konuştu:
''Bu sabah gazeteyi elime alıp köşe yazısını okuyunca şok oldum. Aynı gazetenin diğer ekinde de kaç kişiydik, kaç kişi kaldık şimdi diyerek Bodrum sanki terk edilmiş, yalnız kalmış gibi gösteriliyor. Burada bazı şeyler araştırılmadan yazılıyor, yada buraya gelip ortamı görmüyorlar veya farklı bir amaç var bilemiyorum " dedi.
İçki denetimleri ile ilgili yazılanlarında tamamen asılsız olduğunu ifade eden Gür, ''Ben 36 yıldır Bodrum'da işletmecilik yapıyorum. Hem otel işletmeciliği, hem de kafe bar işletmeciliği yapıyorum'' diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
''İşletmecilik hayatımda böyle bir uygulamayı Bodrum'da hiç görmedim. Şu sırada da görmedim, bu yazıyı okuyunca zaten gözlerime inanamadım. Böyle yazılanlar gibi bir şey olacağını sanmıyorum. Eğer böyle bir şey olsa benimde bunu yaşamam gerekirdi. Başka arkadaşlara’da sordum böyle bir uygulamadan kimsenin haberi yok. Gürültü ile ilgili problem var. Eğer bir işletmenin eksik evrakı var ise onunla ilgili tabiî ki yasal işlem yapılması gerek. Burada yönetimlerce yapılan her şeyi ben takdirle karşılıyorum. Yazılanları Bodrum'a yapılmış çok ağır bir suçlama olarak nitelendiriyorum. Bodrum bence böyle bir suçlamayı hiç hak etmiyor. Uçaklarımız bile dolu inip kalkıyor. Ben bu yazıyı yazan köşe yazarını kınıyorum '' dedi.
İŞTE O KÖŞE YAZISI:
Balçiçek Pamir
Gürültü mü yasak yoksa içki mi'
04 Temmuz 2010 Pazar, 12:16:02
ÇEVRE Bakanı Sevgili Gülin‘e (Yıldırımkaya) Boğaz’daki eğlence yerleri için 23.59 açıklamasını yaptığından beri gürültüydü değildi tartışması sürüyor. O tartışmaları bir tarafa bırakalım, benim bir başka sorum var...
Bodrum’daki gece ve içki yasağı için ne düşünüyorsunuz'
Evet, yanlış okumadınız.
Şimdi örneklere başlayalım.
Örnek 1:
Bodrum içinde lüks bir otel... Otelin yabancı müşterileri gece yarısını biraz geçe bilgisayarlarıyla otelin önündeki masalarda otururken birden polis baskını yaşanıyor. Şaka değil. Suç' Gece 12’yi geçtikten sonra dışarıda oturmak... Yabancı müşteriler apar topar otelin içine sokuluyor ve kapıların pencerelerin kapanması emrediliyor. Müzik kısılacak tabii. Otel sahibinin “İyi ama burası bar değil, otel, müşterilerimi nasıl içeri sokarsınız!” itirazlarına yanıt bile gelmiyor.
Örnek 2:
Bodrum’un Nevizadesi olarak anılan meyhaneler sokağında ise başka bir rezillik yaşanıyor. Gece devriyeleri mekân sahiplerini gece yarısını bir geçe “İçki vermek yasak” diye uyarıyorlar ve kontrolünü çok sıkı şekilde yapıyorlar. Yani gece 12’yi geçtikten sonra içki servisi yapan yandı. Mekân kapatılıyor...
Örnekleri uzatabilirim. Şehir otellerinde, meyhanede, lokantada gece yarısından sonra içki içmek, dışarıda oturmak, müzik dinlemek yasak... Siz hayatınızda böyle saçma bir uygulama gördünüz mü' Sabah saat 4’e kadar hizmet vermek için ya işkembeci ya da disko sahibi olmanız gerekiyor. Peki bu uygulama nerede yapılıyor' Turizmin gözbebeği Bodrum’da... İşletmeciler ve gece mekânları sahipleri bırakın yabancıları, Türk müşterilere bile durumu anlatmakta zorluk çekiyor bir de üstüne üstlük tartışmalar yaşıyorlar.
“Saat 12 oldu, rakı veremeyeceğim efendim, birazdan bütün personel balkabağına dönüşeceğiz de... Kusura bakmayın.”
Belediye Başkanı Kocadon, topu polise atmayı tercih ediyor ve “Ben karışamam onların uygulamaları” açıklamasını yapıyor. Farkında değil ki bu uygulama asıl kendisine yol, su ve elektrik olarak geri dönecek.
Uzun lafın kısası Bodrum’da gürültü yasağıyla başlayan süreç, içki yasağına doğru ilerlemiş durumda. Benden duyurması...
Bodrum’da gece 12’den sonra içki satışının yasaklandığı, sivil ekiplerin meyhaneleri dolaşarak denetlemeler yaptığı, Bodrum sokaklarının ve sahillerinin boş olduğu şeklinde Bodrum’da yaşayanlarca ve şuanda Bodrum'da tatilini geçirenlerce komik bulunacak iddialar içeren masa başı haberinin Bodrum turizmini olumuz etkileyeceğini düşünen turizmcilere Kent Haber olarak mikrofon uzattık.
Dünya'nın En Güzel Koyları Birliği ikinci başkanı ve turizmci Galip Gür, Haber Türk gazetesi köşe yazarı Balçiçek Pamir'in köşe yazısını ve Gazetenin ''Hayalet Cennet'' isimli haberini kınadı.
''Gürültü mü Yasak, Yoksa İçki mi''' başlıklı köşe yazısında; ''Bodrum içinde lüks bir otel…Otelin yabancı müşterileri gece yarısını biraz geçe bilgisayarlarıyla otelin önündeki masalarda otururken birden polis baskını yaşanıyor. Şaka değil. Suç' Gece 12'yi geçtikten sonra dışarıda oturmak… Yabancı müşteriler apar topar otelin içine sokuluyor ve kapıların pencerelerin kapanması emrediliyor. Müzik kısılacak tabi. Otel sahibinin ''iyi ama burası bar değil, otel, müşterilerimi nasıl içeri sokarsınız!” itirazlarına yanıt bile gelmiyor” ifadeleri kullanıldı.
Bu bölüme oldukça sert tepki gösteren Gür, bu yazıyı yazan köşe yazarını şiddetle kınıyorum dedi.Gür, yaptığı açıklamada Gazetede boş sokakları ve plajları gösteren fotoğrafların öğle arasında yada sabah saatlerinde çekilmiş olabileceğini ifade ederek şöyle konuştu:
''Bu sabah gazeteyi elime alıp köşe yazısını okuyunca şok oldum. Aynı gazetenin diğer ekinde de kaç kişiydik, kaç kişi kaldık şimdi diyerek Bodrum sanki terk edilmiş, yalnız kalmış gibi gösteriliyor. Burada bazı şeyler araştırılmadan yazılıyor, yada buraya gelip ortamı görmüyorlar veya farklı bir amaç var bilemiyorum " dedi.
İçki denetimleri ile ilgili yazılanlarında tamamen asılsız olduğunu ifade eden Gür, ''Ben 36 yıldır Bodrum'da işletmecilik yapıyorum. Hem otel işletmeciliği, hem de kafe bar işletmeciliği yapıyorum'' diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
''İşletmecilik hayatımda böyle bir uygulamayı Bodrum'da hiç görmedim. Şu sırada da görmedim, bu yazıyı okuyunca zaten gözlerime inanamadım. Böyle yazılanlar gibi bir şey olacağını sanmıyorum. Eğer böyle bir şey olsa benimde bunu yaşamam gerekirdi. Başka arkadaşlara’da sordum böyle bir uygulamadan kimsenin haberi yok. Gürültü ile ilgili problem var. Eğer bir işletmenin eksik evrakı var ise onunla ilgili tabiî ki yasal işlem yapılması gerek. Burada yönetimlerce yapılan her şeyi ben takdirle karşılıyorum. Yazılanları Bodrum'a yapılmış çok ağır bir suçlama olarak nitelendiriyorum. Bodrum bence böyle bir suçlamayı hiç hak etmiyor. Uçaklarımız bile dolu inip kalkıyor. Ben bu yazıyı yazan köşe yazarını kınıyorum '' dedi.
İŞTE O KÖŞE YAZISI:
Balçiçek Pamir
Gürültü mü yasak yoksa içki mi'
04 Temmuz 2010 Pazar, 12:16:02
ÇEVRE Bakanı Sevgili Gülin‘e (Yıldırımkaya) Boğaz’daki eğlence yerleri için 23.59 açıklamasını yaptığından beri gürültüydü değildi tartışması sürüyor. O tartışmaları bir tarafa bırakalım, benim bir başka sorum var...
Bodrum’daki gece ve içki yasağı için ne düşünüyorsunuz'
Evet, yanlış okumadınız.
Şimdi örneklere başlayalım.
Örnek 1:
Bodrum içinde lüks bir otel... Otelin yabancı müşterileri gece yarısını biraz geçe bilgisayarlarıyla otelin önündeki masalarda otururken birden polis baskını yaşanıyor. Şaka değil. Suç' Gece 12’yi geçtikten sonra dışarıda oturmak... Yabancı müşteriler apar topar otelin içine sokuluyor ve kapıların pencerelerin kapanması emrediliyor. Müzik kısılacak tabii. Otel sahibinin “İyi ama burası bar değil, otel, müşterilerimi nasıl içeri sokarsınız!” itirazlarına yanıt bile gelmiyor.
Örnek 2:
Bodrum’un Nevizadesi olarak anılan meyhaneler sokağında ise başka bir rezillik yaşanıyor. Gece devriyeleri mekân sahiplerini gece yarısını bir geçe “İçki vermek yasak” diye uyarıyorlar ve kontrolünü çok sıkı şekilde yapıyorlar. Yani gece 12’yi geçtikten sonra içki servisi yapan yandı. Mekân kapatılıyor...
Örnekleri uzatabilirim. Şehir otellerinde, meyhanede, lokantada gece yarısından sonra içki içmek, dışarıda oturmak, müzik dinlemek yasak... Siz hayatınızda böyle saçma bir uygulama gördünüz mü' Sabah saat 4’e kadar hizmet vermek için ya işkembeci ya da disko sahibi olmanız gerekiyor. Peki bu uygulama nerede yapılıyor' Turizmin gözbebeği Bodrum’da... İşletmeciler ve gece mekânları sahipleri bırakın yabancıları, Türk müşterilere bile durumu anlatmakta zorluk çekiyor bir de üstüne üstlük tartışmalar yaşıyorlar.
“Saat 12 oldu, rakı veremeyeceğim efendim, birazdan bütün personel balkabağına dönüşeceğiz de... Kusura bakmayın.”
Belediye Başkanı Kocadon, topu polise atmayı tercih ediyor ve “Ben karışamam onların uygulamaları” açıklamasını yapıyor. Farkında değil ki bu uygulama asıl kendisine yol, su ve elektrik olarak geri dönecek.
Uzun lafın kısası Bodrum’da gürültü yasağıyla başlayan süreç, içki yasağına doğru ilerlemiş durumda. Benden duyurması...
