ECZACILAR BESİAD'IN KONUĞU OLDU
Bodrum Esnaf Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (BESİAD) toplantısına konuk...
Bodrum Esnaf Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (BESİAD) toplantısına konuk olan Muğla Eczacılar Odası Başkanı Arif Yılmaz, mesleki konularda açıklamalarda bulunup, bazı sıkıntılar yaşadıklarını belirtti.
Mesleklerini yaparken önceliğin insan sağlığı olduğunu söyleyen Arif Yılmaz, “İlaca ulaşılması noktasında hiçbir sorun yaşamadan, hastaya ilacı en uygun koşullarda, 365 günün 24 saatinde ulaştırmak amacı ile bu meslek örgütü kuruldu. Anadolu'nun ücra köşelerinde halkın sağlığı için hizmet vermeye gayret sarf ediyoruz. Tabi ki oralarda birçok zorluklar yaşadık. 'Bütün bu hizmetlerin karşılığı geldiğimiz noktada bu mu olmalı''yı tartışıyoruz. Belki hasta anlamında iyi hizmet almayı gerektirdiği düşünülebilir ama sağlık, eğitim gibi bir takım temel kavramların devletin uhdesinde olması gerekir. Önümüzdeki günlerde bizleri de özel sektöre sunma arzuları var” dedi.
Türkiye’de 14 eczacılık fakültesi olduğunu kaydeden Muğla Eczacılar Odası Başkanı Arif Yılmaz “Her yıl bin 400 dolayında eczacı meslektaşımız piyasaya arz ediliyor. Bu meslektaşlarımızın iş imkanları yok. Maalesef çok üzülerek ifade ediyorum; diplomayı alan her meslektaşım ertesi gün bir gün dükkan bulup işyeri açıp sağlık hizmeti verme gayreti içerisindeler. Yanlış yaptığımız zaman hastaya bir şekilde zarar verme riskimiz var. Eğitim sürecinde bir takım pratikler alıyoruz ama bunlar çoğu kez göstermelik pratikler oluyor. Biz, bir eczacılık fakültesi mezunu arkadaşımızın 1-2 yıl bir eczacının yanında her türlü kursu görmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yaptığınız hata karşınızdakinin canını yakmakla eşdeğerde” ifadelerini kullandı.
Bu konulardan hareket ederek ilgili bakanlıklarla, mesleki açıdan bir takım reformların getirilmesi gerektiğini, 6197 sayılı yasadaki bir takım değişikliklerin güncellenmesi gerektiğini ısrarla söylediklerini belirten Başkan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
“Israrla söylememize rağmen yol kat edemedik. Kat ettiğiniz yol şuydu: Eczane sınırı koyalım. 2 bin 500 nüfusa bir eczane önerisi ile karşılaştık. Bugünkü koşullarda 2050 yılına kadar Türkiye’nin birçok yerinde eczane açılmama şansı yok. 2 bin 500 nüfus çok düşük. Biz bunu 3 bin 500 ile 2020’lere kadar koruyabiliriz dedik. Yunanistan'da 2 tane eczacılık fakültesi varken 1' e düşürdüler. Ama maalesef Türkiyemiz'de hem istihdam yaratamıyorsunuz, hem de her yıl eczacılık fakültesi açma meyili oluşmaya başladı. Bunların önüne geçilmesi için gayret sarf ediyoruz”
Bugünkü hak aramalarının bazı unsurları olduğunu kaydeden Muğla Eczacılar Odası Başkanı Arif Yılmaz, “Bir tanesi 2004 yılından bu yana devletin kamu iskontosu adı altında sanayiden almış olduğu özel iskontolar var. Bunlar bizim üzerimizden geçiriliyor. Muayene ücretleri sıkıntımız var. Bunun, üzerimizden kalkmasını istiyoruz” dedi.
Mesleklerini yaparken önceliğin insan sağlığı olduğunu söyleyen Arif Yılmaz, “İlaca ulaşılması noktasında hiçbir sorun yaşamadan, hastaya ilacı en uygun koşullarda, 365 günün 24 saatinde ulaştırmak amacı ile bu meslek örgütü kuruldu. Anadolu'nun ücra köşelerinde halkın sağlığı için hizmet vermeye gayret sarf ediyoruz. Tabi ki oralarda birçok zorluklar yaşadık. 'Bütün bu hizmetlerin karşılığı geldiğimiz noktada bu mu olmalı''yı tartışıyoruz. Belki hasta anlamında iyi hizmet almayı gerektirdiği düşünülebilir ama sağlık, eğitim gibi bir takım temel kavramların devletin uhdesinde olması gerekir. Önümüzdeki günlerde bizleri de özel sektöre sunma arzuları var” dedi.
Türkiye’de 14 eczacılık fakültesi olduğunu kaydeden Muğla Eczacılar Odası Başkanı Arif Yılmaz “Her yıl bin 400 dolayında eczacı meslektaşımız piyasaya arz ediliyor. Bu meslektaşlarımızın iş imkanları yok. Maalesef çok üzülerek ifade ediyorum; diplomayı alan her meslektaşım ertesi gün bir gün dükkan bulup işyeri açıp sağlık hizmeti verme gayreti içerisindeler. Yanlış yaptığımız zaman hastaya bir şekilde zarar verme riskimiz var. Eğitim sürecinde bir takım pratikler alıyoruz ama bunlar çoğu kez göstermelik pratikler oluyor. Biz, bir eczacılık fakültesi mezunu arkadaşımızın 1-2 yıl bir eczacının yanında her türlü kursu görmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yaptığınız hata karşınızdakinin canını yakmakla eşdeğerde” ifadelerini kullandı.
Bu konulardan hareket ederek ilgili bakanlıklarla, mesleki açıdan bir takım reformların getirilmesi gerektiğini, 6197 sayılı yasadaki bir takım değişikliklerin güncellenmesi gerektiğini ısrarla söylediklerini belirten Başkan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
“Israrla söylememize rağmen yol kat edemedik. Kat ettiğiniz yol şuydu: Eczane sınırı koyalım. 2 bin 500 nüfusa bir eczane önerisi ile karşılaştık. Bugünkü koşullarda 2050 yılına kadar Türkiye’nin birçok yerinde eczane açılmama şansı yok. 2 bin 500 nüfus çok düşük. Biz bunu 3 bin 500 ile 2020’lere kadar koruyabiliriz dedik. Yunanistan'da 2 tane eczacılık fakültesi varken 1' e düşürdüler. Ama maalesef Türkiyemiz'de hem istihdam yaratamıyorsunuz, hem de her yıl eczacılık fakültesi açma meyili oluşmaya başladı. Bunların önüne geçilmesi için gayret sarf ediyoruz”
Bugünkü hak aramalarının bazı unsurları olduğunu kaydeden Muğla Eczacılar Odası Başkanı Arif Yılmaz, “Bir tanesi 2004 yılından bu yana devletin kamu iskontosu adı altında sanayiden almış olduğu özel iskontolar var. Bunlar bizim üzerimizden geçiriliyor. Muayene ücretleri sıkıntımız var. Bunun, üzerimizden kalkmasını istiyoruz” dedi.
