GÜNAY'DAN 'SÜRAT TEKNELERİ' AÇIKLAMASI

Son bir haftada iki kişinin yaşamını yitirmesine yol açan sürat tekneleri ile ilgili...

GÜNAY'DAN 'SÜRAT TEKNELERİ' AÇIKLAMASI
Son bir haftada iki kişinin yaşamını yitirmesine yol açan sürat tekneleri ile ilgili hurriyet.com.tr’ye açıklama yapan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay “Denetimlerimizi iyice sıkılaştıracağız. Belki biraz daha yaptırımları arttırmamız gerekecek” dedi. Sektör temsileri ise denetimsizlik ve yüksek kâr hırsının ölümler davetiye çıkardığı görüşünde.

Yoğun ilgi gösterilmeye başlanan su sporları son bir haftada iki kişinin yaşamını yitirmesine yol açtı. Önceki hafta Alman turist Isabelle Fuchs (22), Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Sarıgerme'de "banana" diye adlandırılan ve bir teknenin arkasına bağlanan şişme bottan fırlayarak başını demirli bir tekneye çarparak yaşamını yitirdi. Önceki gün de Bodrum Gümbet'te tatilini yapan üniversiteli Selen Kahyaoğlu'na (23), yüzdüğü sırada "banana" çeken bir sürat teknesi çarptı.

SEKTÖR GENİŞLEDİ DENETİM EKSİKLİKLERİ VAR

Bakan Günay konu ile ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye’de son yıllarda turizmde önemli bir ivmenin yakalandığını hatırlatarak şunları ifade etti: “BM Turizm Örgütünün 2011 Yıllık Değerlendirme Raporunda İngiltere’yi geçerek 6’ıncılığa yerleşen Türkiye 2011 yılının yükselişte olan tek ülkesi olarak başlığa taşındı. On milyonlardan bugün artık otuz milyon turistin üzerine çıktık. Sektör çok çok genişlediği için zaman zaman denetim eksiklikleri de olabiliyor. Ama büyük ölçüde de kişilerin özel dikkatsizlikleri oluyor. Kurallarımız var aslında bunlar belli. Hiçbir sürat teknesi o şamandıralarla ayrılmış olan alana giremez. Girmemeli! Benim aklım, izanım almıyor ama maalesef böyle özensizlikler, insan hayatını hiçe sayan vurdumduymazlıklar yapılıyor. Ve neticede çok üzücü olaylarla karşı karşıya kalıyoruz.”

'YAPTIRIMLARI ARTIRACAĞIZ'

Bakan Günay, bakanlık olarak daha da dikkatli olacaklarını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle denetim noktasında hem işletmelerin hem de bizim çok daha dikkatli olmamız lazım. Belki biraz daha yaptırımları arttırmamız gerekecek. Böyle acı hadiselerin bir daha yaşanmaması adına denetimlerimizi iyice sıkılaştıracağız. Bakanlık olarak elbette ki üzerimize düşen görev ne ise onu büyük bir dikkat ve ciddiyetle yerine getireceğiz. Ama ben buradan özellikle sahillerimizde su sporları ile uğraşan vatandaşlarımızı ve turistik tesis işletmecilerimizi bir kez daha uyarmak istiyorum. Lütfen acı tecrübelerden yola çıkılarak konulmuş kurallara uyunuz; uyulması konusunda fevkalade hassasiyet gösteriniz.”

'YÜKSEK KÂR HARSI VE DENETİMSİZLİK VAR'

hurriyet.com.tr’ye konuşan sektör temsilcileri de denetimsizlik ve yüksek kâr harsının ölümlere davetiye çıkardığını belirterek şu yönde görüş bildirdi:

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık: Su sporları ile ilgili son yıllarda ciddi düzenlemeler yapıldı ama ciddi bir takım sıkıntılarımız var. Özellikle halk plajları için ciddi sıkıntılar söz konusu. Orada bu alanlar kaymakamlıklara geçti. Bu işte hizmetin bütününü bir görmek gerekir. Kamu tarafı, en fazla kirayı ödeyen, en fazla parayı veren firmaya değil, en iyi vasfa sahip işletmecilere vermeli. Çünkü bu hizmeti alan insanların sağlığı ve güvenliği önemli… Bu alanlar kamu açısından bir tür para toplama alanı olarak görülmemeli. Burada hem kamunun üzerine hem bizim işletmelerimizin üzerine düşün yükümlülükler var.

Çeşme Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkanı Veysi Öncel: “Su sporları yerli ve yabancı turistlerin ilgisi oldukça fazla… Buradaki tek hata, olaya fazla ticari yaklaşılmasından kaynaklanıyor. Yapılan sporlara ehliyetsiz hocaların buna eşlik etmesi ve bundan yararlanan kişinin yeterince aydınlatılmamasıdır. Burada gerekli denetimlerin yapılması şarttır. Verilen ehliyetlerin yönetimler tarafından devamlı kontrol edilmesi gerekir.”

Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Başkanı Halil Özyurt: “Bu konuda hem kamunun hem de sivil toplum örgütlerinin gerekli çabayı gösterdiğini düşünüyorum. Ancak yine de elimizden ne geliyorsa yapmak zorundayız. Gelen misafirler için uyarıcı tabelalar konulabilir. Yine sahil gözetleme kuleleri oluşturulabilir. Profesyonel denetimin de artırılması gerekir. Biz dernek olarak gerekli kontrolleri yapıyoruz, ancak daha dikkatli olmak gerekir.”