Elimizin Kiri!

Elimizin Kiri!

"Para insanın elinin kiri" diye bir deyiş vardır ya... 

Hah! işte tam o deyişin en çarpıcı kıvamda özdeyişliğe yükselme günlerini idrak ediyoruz şu karmakarışık günlerde... Kir, farklı formasyonlarda ölümcül bakteriler kılığında damgasını vuruyor günümüze...  

Coronovirüsün yükselişi ile, savaşın yükselişi paralel seyrediyor kasıp kavurarak. Para en yayılıma yatkın mikrop taşıyıcı. Uğruna savaşlar verilen para en tehlikeli mikrop yuvası... 

Ve o para el değiştireli beri, pespaye mikropların elinde gezip duruyor... Nifak, şer ve para aynı kapta harmanlanıyorlar.

Para alışverişinden sonra elinizi birkaç su yıkayın, tırnaklarınızı avuçlarınıza sürterek sabunlayın. Ki mikroplar mutasyona uğrayıp, elimizin kiri olarak kanalizasyonlara karışsın, Corona namlı terörist neye uğradığını şaşırsın. Peki ya ihtiras savaşlarının muhteris mikroplarını nasıl dezenfekte edeceksiniz?

İnsanlığın başına ne geliyorsa paradan geliyor. Hatta para insanlığı yok etme gücüne sahip. İşte güncellenmiş güç çatışmaları, hegomonya kurmalar, eziklere müstemleke muameleleri, iç mücadeleler, dış dalaşlar, hep o kirli para yüzünden değil mi? Hain virüse, ya da tepeden inme sinsi bombaya kurban verildikçe daha da kirlenen ve bilenen para, kirli Dünya'ya hükmediyor.

İlaç sektörünün baronları her sene grip mikrobunu nasıl başkalaşıma uğratıp voli vuruyorlarsa, nasıl yeni hastalıklara yeni ilaçlar üretip, yeni hastalara dayatıyorlarsa, bunun küresel ağababaları ne kadar vicdan özürlüyse, nüfus planlama sektörünün egemenleri de, mikrop üretip en kalabalık ülkeden başlayan bir nüfus eksiltme operasyonunu küresel çapta sergiliyor olamazlar mı? Tıpkı elalemin ordusunu kullanıp, güç savaşlarında askerini telef ettikleri gibi... O güç ihtirasın parası değil mi? İnsanlığı alıp satan aynı para değil mi?

Petrol uğruna savaşlar yaratıp, yüreklere düşen korları kıytırık maşalarla alanlar, acıları küllendirenler aynı türden paragöz, gözü aç, kirli odaklar değil mi?  Para kadar pis değil mi elleri?

Coronavirüs ve emperyalvirüs namlı 2 mikrobun ülkemize izdüşümünde şeffaflık en önemli panzehir. Halkın gerçekleri bilme hakkının bam teli tam burası. Ki bilinç uyansın, tedbir alınsın, Coronalar, nifaklar ciddiye alınsın. Üretici ülkelerden mikrobik insan ithalatı yapılmasın ve benim Mehmedim, başka mikropların petrol savaşlarında telef olmasın.

Corona ülkemize vizesiz girmiş durumda, ne gam! Kimler girdiler vizesiz, ne paralar harcandı şuncacık cümrümüzle. Demem o ki, şu 3 kuruşluk Dünya'da, savaş korkusuyla, virüs korkusuyla, deprem korkusuyla, geçim korkusuyla, Trump korkusuyla, Putin korkusuyla ve Mehmetçikten yeni kötü haberler gelirse korkusuyla yaşamaya çalışıyoruz. 

Ki yaşam sonu yaşamaya çalışmanın başı...