Lösemili Çocukların Mutluluk Köyü

Bodrum’da Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı'na (LÖSEV) ait denize sıfır tatil köyünde, LÖSEV'e kayıtlı, zorlu tedavi süreci devam eden ve iyileşen, Türkiye'nin dört bir yanından gelen lösemili çocuklar ücretsiz ağırlanıyor. Çocuklar, tatilleri boyunca denizin ve güneşin keyfini çıkarıp, eğitici oyunlar ve çeşitli aktivitelerle eğlenceli zaman geçiriyor. Tatil köyünde, yıllar önce tedavisi tamamlanan gençler de gönüllü olarak çalışıyor.

Lösemili Çocukların Mutluluk Köyü

Bodrum'da otel işletirken iki kez kansere yakalanan iş insanı Memduh Hacıibrahimoğlu (78), Turgutreis Mahallesi'ndeki 75 yataklı butik otelini 5 yıl önce LÖSEV'e bağışladı. Otel, LÖSEV tarafından çocuklar için tatil köyü konforunda yenilendi. Zorlu tedavi sürecinde sosyal hayattan, arkadaşlarından, tatilden, denizden uzak kalan Türkiye'nin dört bir yanından gelen lösemili çocuklar, burada 5 yıldır 10'ar günlük periyotlarda denizin, güneşin ve birlikte eğlenmenin keyfini çıkarıyor. Lösemili çocuklar ayrıca eğitmenler eşliğinde eğitici ve öğretici oyunlar da oynuyor. Gün içerisinde drama, sanat, spor gibi etkinliklerle sosyalleşen çocuklar aynı zamanda eğitimden de geri kalmıyor. Kurulan özel sınıflarda temel eğitimin yanı sıra Almanca dil eğitimi de alan çocukların gelişim sürecine katkı sağlanıyor. Kasım ayına kadar faaliyetlerine devam eden Lösemili Çocuklar Tatil Köyü bünyesindeki tüm faaliyetler gönüllü ve bağışçı destekleri ile gerçekleştiriliyor. Otel bünyesinde vakfa maddi destek için açılan LSV Kafe'de ise 'LSV Dükkan' markalı pasta, çikolata gibi lösemili çocukların annelerinin hünerli ellerinden çıkan ürünlerin yanı sıra yine annelerin ürettiği oyuncak bez bebekler, çantalar, oyuncaklar da satılıyor. Tatil köyünde tedavisi tamamlanan ve yıllar önce tatile gelen gençler de gönüllü olarak çalışmalara destek veriyor.

'BURASI ONLARIN EVİ'

LÖSEV İzmir Aktif iletişim Personeli Tülin Tuncay, "Burası onların evi. Kasım ayına kadar neredeyse 1 yıl diyebileceğimiz bir sürede onkoloji hastalarını ağırlamaya devam ediyoruz. Bireysel ve toplu gönüllü odaklı eğitimcilerimizin katkılarıyla dolu dolu bir tatil geçirmelerini sağlıyoruz. İyileşmiş ve iyileşmekte olan onkoloji hastaları ücretsiz olarak yaklaşık 10'ar günlük periyotlarla yıl boyunca tatil yapabilirler. Öncelikli olarak otele geldiklerinde küçük iş bölümleri yapıyoruz. Kendi hayatlarını idame ettirebilecekleri ve kullanabilecekleri basit şeyler yapıyoruz. Örneğin masayı silmek, kendi eşyalarını toplamak gibi iş bölümleri yapıyorlar. LÖSEV Koleji'nden gelen öğretmenlerimizle öğrencilerimiz okuldan kopmamaları için periyodik olarak eğitimlerine devam ediyor. Gönüllü eğitmenlerimiz eşliğinde burada eğitimler alabiliyorlar. Gezilere gidiyoruz, müzeleri geziyoruz. Burada oyun oynamanın dışında yeni arkadaşlıklar geliştirdikleri, eğitimlerine devam ettikleri bir tatil yaptıkları alan yaratmaya çalışıyoruz. Hayatında hiç denize girmemiş çocuklarımızın deniz ile tanışmalarına tanık oluyor, dertlerini denize atıp motive olmalarına mutlulukla eşlik ediyoruz. Tatile geldikten birkaç gün sonra gördüğümüz şey, çocuklar saçlarını beraber taramaya başlıyor. Daha özgüvenli oluyorlar, birçok etkinliği kendileri talep ediyor" dedi.

'BURADA OLMAKTAN ÇOK MUTLUYUM'

Ankara'dan gelen Esila Yazıcıoğlu (8), "10 gündür buradayız. Çok mutluyum, Arkadaşlarımla birlikte etkinlikler yapıyoruz, oyunlar oynuyoruz. Denize giriyoruz, burada olmaktan çok mutluyum" ifadelerini kullandı.

Tedavisi tamamlandıktan sonra LÖSEV Bodrum tatil köyünde gönüllü olarak çalışan Ahmet Demir (19), "İstanbul'da yaşıyorum, 3 sene önce tedavi görmüştüm. İyileşmiş gençlerdenim. 3 yıldır buraya geliyorum. Burada abilik görevi yapıyorum. Çeşitli etkinlikler yapılıyor, bu etkinliklerde çocukların ihtiyaçlarının karşılanmasında her an yanlarında oluyoruz. Ben de bu süreci atlattığım için onları çok iyi anlayabiliyorum. Onların neler hissettiğini en çok ben ve arkadaşlarım biliyor. Burada bir çocuğun yüzündeki gülümsemeyi görmek benim için dünyadaki en güzel şeylerden biri" diye konuştu. 

Tedavisi tamamlanmış gençlerden Eren Dere (19) de şöyle konuştu: "10 yaşındayken Osmaniye'de lösemi tanısı aldım. Tedavi gördüğüm hastanede hijyen olmadığı için bir hemşire tarafından Lösante Hastanesi'ne yönlendirildim. Daha sonra 2014 yılında başarılı bir şekilde tedavimi LÖSEV ile kol kola tamamladım. Tedavimi tamamladıktan sonra buraya moral ve motivasyon için geldim. Burada olmak güzel bir duygu. Biz buraya tatil için geldiğimizde büyüklerimiz bizimle ilgileniyordu. Bende onları gördükten sonra aynı şekilde destek vermek istiyordum. Şu an 19 yaşındayım ve buradaki küçük kardeşlerime destek oluyorum." dedi.