BATIKLAR BODRUM'DA CAN BULACAK

Muğla'nın Bodrum ilçesinde bulunan Sualtı Arkeoloji Enstitüsü (INA) bünyesinde, çıkartılan gemi batıklarının korunması amacıyla kurulan INA Konservasyon Merkezi basın toplantısıyla tanıtıldı... Sualtı Arkeoloji Enstitüsü'nün (INA) Bodrum'da ki merkezinde yapılan basın toplantısında konuşan Enstitü Başkanı Tufan Turanlı, projenin amacının batıklardan su yüzüne çıkartılan ahşabın çıkartıldıktan sonra korunması olduğunu belirterek, ''Araştırma ve kazılar her ne kadar önemliyse de, su altı arkeolojisinin asıl önemli bölümü konservasyon ve restorasyondur. Yapılan incelemeler göstermiştir ki, su altından bir eserin çıkartılması için 1 saat harcanıyorsa çıkartıldıktan sonra o eser için 20 saat harcanmaktadır'' dedi... Bir eserin kazısının yapılıp sudan çıkartılmasının işin kolay yanı olduğuna işaret eden Turanlı, enstitü ekibinin denizde ki faaliyetlerinin yaz aylarında sürmesine rağmen, konservasyon ekibinin 12 ay boyunca faaliyetlerini sürdürdüğünü vurguladı. Turanlı, son yıllarda çıkartılan birbirinden değerli antik gemilerin korunması için Sualtı Arkeolojisi Entitüsü'nün Bodrum Sualtı Sokak'ta ki merkezinde birçok batığın ahşaplarının bakımını gerçekleştirebilecek bir konservasyon merkezi oluşturmayı hedeflediklerine değinerek, ''Büyük maddi kaynak gerektiren bu laboratuarın gerçekleşmesi için iş dünyasına destek çağrısında bulunduk. Bu çağrımıza Global Yatırım Holding'den cevap geldi. Buradan gelen destek ilk aşamada acilen ihtiyaç duyulan ve kullanımına önümüzdeki günlerde 2 bin 6 yüz yıllık Bodrum Pabuç Burnu batığında başlanacak olan polietilen (PEG) kimyasalları için kullanılacak' şeklinde konuştu... INA Ege ve Akdeniz'de 2 yüze yakın antik gemi kalıntısı tespit ederek envanter oluşturma çalışmalarına başladı. 'Türkiye'den yurtdışına tarihi eserlerin kaçırılmasını önlemenin tek yolu, bilimsel ve arkeolojik çalışmalara önem vermektir'' diyen Turanlı, yaşayan müzeciliği desteklemek için Gümüşlük beldesine bağlı Dere Köy'de bir konservasyon ve restorasyon merkezi kurmayı planladıklarını, burada batıkların yapılandırılmasını ziyaretçilerin izleyebileceğini ifade etti... Sualtı Arkeoloji Enstitüsü'nün kurulduğu 1973 yılından beri dünyanın değişik yörelerinde gerçekleştirdiği sualtı kazıları ile bu bilim dalında dünya lideri olduğu ve Türkiye'de gerçekleştirilen 9 sualtı kazısı ve her yıl gerçekleştirilen araştırmalarda tespit edilen 2 yüze yakın antik gemi kalıntısı ile Türkiye'yi sualtı arkeolojisinin merkezi haline getirdiği de toplantıda açıklandı. Enstitünün Antalya Kaş yakınlarında kazısını gerçekleştirdiği 3 bin 3 yüz yıllık 'Uluburun' Geç Tunç Devri Batığı kazısının bilim otoritelerince yirminci yüzyılın en önemli 10 arkeolojik olayından birisi olarak seçildiği ve 2006 yılında Sualtı Arkeolojisi Enstitüsü'nün geçtiğimiz yıl başlayan 'Kızılburun' Roma Dönemi Sütun Batığı'nın kazısına devam edeceği de öğrenildi. INA için kurulduğu günden buyana 15 milyon Dolar harcandığını ifade eden Enstitü Başkanı Tufan Turanlı, 'Ayrıca her batık için ayrı bütçeler oluşturuluyor. 'Uluburun' için 4 milyon Dolar harcanmıştı' şeklinde konuştu... Basın toplantısının bitiminde Sualtı Arkeoloji Enstitüsü'nde denizden çıkartılan batıkların uzmanlar tarafından özel havuzlarda nasıl muhafaza edildiği gösterildi. Batıklardan çıkartılan amforaların uzmanlar tarafından tek tek numaralandıktan sonra 'paraloid' adı verilen özel yapıştırıcılar kullanılarak bir araya getirildiği de açıklandı...