UKRAYNA’DAKİ URUM TÜRKLERİ

Bodrum Marmara Koleji Halikarnassos Kültür Merkezinde “ Ukrayna’daki...

UKRAYNA’DAKİ URUM TÜRKLERİ
Bodrum Marmara Koleji Halikarnassos Kültür Merkezinde “ Ukrayna’daki Urum Türkleri” konulu konferans düzenlendi.

Doç. Dr. Erdoğan Altınkaynak konferansta Urum Türklerinin tarihçesi ve bu halkın toplumsal yapısı hakkındaki araştırmalarını katılımcılarla paylaştı.

Doç. Dr. Erdoğan Altınkaynak tarafından verilen bilgileri ve Urum Türkleri hakkında yapılan araştırmaları katılımcılar ilgi ile dinledi.

Altınkaynak yaptığı araltırmalar sonucu Urum Türkleri hakkında ulaştığı bilgilerden bazıları aşağıdaki gibidir.

“Azak Denizi’nin Ukrayna kıyılarında, Preazovya (Azakönü) denilen tarafında Greko-Tatar olarak adlandırılan insanlar yaşamaktadır. Bu terim iki farklı etnik grubu birleştirir: Urumlar ve Rumeyler. Bunların, Ukrayna’daki nüfusları kadar, bir kısmı da, Gürcistan’da, değişik yerleşim merkezlerinde yaşamaktadır. Bu grupların her birinin kendine has dili, kültürü ve hayat tarzı vardır.

Gerek Preazovya (Azakönü) halkı ve gerekse Gürcistan Tselka bölgesi halkı kendilerini Grek olarak adlandırmakta, etnik isim olarak da ‘Rumey’ ve ‘Urumi’ ve bu kelimelerden türetilen ‘Urmeyka’, ‘Rumeysa’, ‘Rumeyus’ ve ‘Urumeys’ isimlerini kullanmaktadırlar. Sonradan bu isimler ‘Greko – Elenler’, ‘Greko – Tatarlar’ adını almıştır. Her köy halkının kendi etnik adını kendileri verdiği de olmuştur. Mesela Mariupolski Pedegogiko Ekonomiçeski İnstitüt kayıtlarına ve derleme arşivine göre, Malom Yanisoli: Harahlotı (Harahlotlar), Sartana’da : Sartanotı (Sartanlar) adlarını kendileri için kullanmışlardır.


Adlarına Greko-Tatar denilen bu insanların Kırım’dan ayrılmalarını çeşitli bilim adamları hep aynı şekilde izah etmektedir. Kırım’ın ekonomik gücünü zayıflatmak ve iktisaden zayıflayan Kırım’ı Rus veya Slav gruplarının himayesine sokarak Kırım’ı Slavlaştırmak. Bu politikanın altında Rusların sıcak denizlere inme ideali yatmaktadır. O zamanlar Greko-Tatar nüfusun dini lideri çeşitli vaatlerle bu politikaya alet edilmiştir. Bu alet olmada şüphesiz II. Yekaterina (Katerina)’nın Kırım Hıristiyan liderler yapmış olduğu maddi yardımların da etkisi büyük olmuştur. Ancak halka ya da göçmenlere vaat edilenlerin hiç birisi yerine getirilmemiş, sonuçta olan göçmenlere olmuş, pek çoğu açlık ve hastalıktan dolayı telef olmuştur. Halka vaad edilenler ise; Serbest balık avcılığı, gittikleri yerde evlerinin hazır oluşu, 10 yıl vergiden muaf tutulmaları ve on yılın ardından da 1/100 oranında vergi alınması, isteyenlerin bağ ve bahçe kurarak vergisiz olarak işletme hakkı, sınırlı olarak Moskova’ya şarap satma hakkı, fabrika ve işletmelerin serbest olarak kurulması ve işletilmesi, kendi yöneticilerini seçme hakkı ve Rus askerleri tarafından korunmalarıydı. Bu kanunların altında da bizzat II Yekaterina (Katerina)’nın imzası vardı.”